sevilmese bile bir takım dayatma, tehdit ve yıldırmalarla bunu kabul ettirecek yazardır. kaçınılmaz son büyük devrim, kanlı kavga, pazar kahvesi ufkun ardında değil hemen yanı başımızdadır. şu tam olarak nicki ve siki bilinmemekler berabwer sosyalist başbuğ namıyla tanınmış.
lezbiyen kızı heteroseksüel camiaya kazandırma ulviyetinde bir davranıştır en çok sevdiği yazarı gönlünde yelesiz erkek bir aslan misali yatırmak. gerçek aslan odur çünkü bilemedin kaplandır en azından. yer, zaman, kişi betimlemeleri ile süründürür, parçalar, mahveder. öyle tasvir eder ki okurken tecavüze uğramış gibi baldırlarınız tirim tirim titrer, "içime boşal aşkım" diye sızlanan izmirli seher gibi yalvar yakar olursunuz.
aslandır, dedim ya bilemedin en azından kaplandır. sizin anlamına vakıf olamayacağınız deli saçması gibi görünen entrylere imzasını çakar, bakakalırsınız. sevilmek o'nun dert edeceği bir durum olmamakla beraber yazarlığını besleyecek o'na ilham verecek hatta belki de paralar kazandıracak, beyin korteksini uyarıp hayata yeni pencerelerden bakmasını sağlayacaktır.
atv'nin çalık grubuna satıldıktan sonraki "oracık" ağızlı habercilik anlayışını özümseme olur aksi, ibnecedir bir bakıma. çıkıp diyebilmeli biri bunu. yapabilmeli korkmadan, cesurca... yepyeni heyecanlar aramalı gerekirse engin okyanuslarda... sokakta gördüğü herkesi durdurup bu konuda nutuk çekebilmeli öğlenin yanarında. muhatabı sokak paçozu "siktir git" demek isteyip de o'nun hitabet gücüne yenik düşerek başarılı olamasa da...
bu altmetin , ideolojik arkaplan, gizli ajanda ışığında benim özelimde insanları, yazarlığı, edebiyatı, kaliteyi, üst düzey bürokrat karizmasını, uefa temsilcisi disiplinini, milli eğitim müfettişi daşşaklılığını ne kadar çok sevdiğinizi, bu değerlere aslında ne kadar bağlı olduğunuzu bütün insanlığa ispatlama fırsatı geçti elinize. bütün fırsatlar gibi bu da kahpe ama. hemen sevinmeyin. bir kereliğine ve kaçınca dayanılmaz acı verici. reddedilmiş bütün çıkma tekliflerinizi, yatağa girip de vermekte direnen sevgililerinizi düşünüp acele karar verin. bu sefer şeytan karışmayacak, ben kefilim. evet ivedilikle... hayat akıyor, bir ucundan tutunmak, virajlarında savrulmamak lazım.
kocaman cümlelerle gelmeyin bana, küçücük beyninizle gülmeyin bana. oylarınızla, samimiyetinizle gelin. gerisi bir bulamaç, bir ümitsizlik, bir "şifremi unuttum" diye ağlayan kullanıcı, bir aktifleştirilmemiş hesap... kınayıcı olun gerekirse... gerekmedikçe de kınamayın, kırmayın kimseyi. tahlilleriniz yönünü duygusuzluğa dönsün ki nesnel kalabilesiniz. kimbilir belki de o kadarcık bile sikimde değilsiniz!
şimdi haykırın sevişmek istiyorum diye, yarın çok geç kalmış olacaksınız belki de...
