kısa boylu ve ortalama sayılabilecek dişi kişinin, telefonda hitabından burak'la konuştuğunu anladığımız diyaloğunda arkadaşı x dişisinin "salonda yakışıklı çocuk var mı? yoksa niye gidiyorsun ki" diye sorduğunu, ancak bizim dişinin etrafını hiç fark etmediğini, görev odaklı olduğunu falan anladık. sonrasında spor salonlarının hem manita yapmak hem de spor yapmak için elverişli olduğunu kabul etti. burak bu iffetli konuşmadan etkilendi mi bilmem ama bizim salon dişisinin x dişi arkadaşını burak'a ispiyonlayışı, burak'a iffetli ve şeyime takmam imajına kasmalar gibi diyaloglardır soyunma odası diyalogları.
futbolcuların maç sonrası soyunma odasında geçen diyaloglarıdır.
+o kara çocuk var ya sağ kanattaki hamuğa goyim hayvan gibi giriyor topa bacağım mosmor oldu ya.
-harbi ya tam kasap tı o.
+o değilde trübündeki kızlar nası bana bakıyolardı ama.
-onlar maçı izliyodu top sana gelince sana bakacaklar heralde mal.
