cumartesi günleri akşama kadar açık olan firmayı müşteri arar ve sorar:
-pazar günleri açık mısınız?
mermaid cevaplar:
(tanrıya şükür) hayır, kapalıyız
müşteri bir soru daha patlatır:
-aaaa nedeeeaannn?
söylenemeyen:
-çünkü biz de yaşayan, nefes alan organizmalarız. nasıl ki sen özel işlerini halledebilmek, dinlenebilmek gibi amaçlarla pazar günü izin yapıyorsan biz de yapıyoruz. yani temelde yok aslında birbirimizden farkımız. ama şöyle bir fark var ki, ben bankaya, muhtarlığa ya da pazar günü tatil olan bir firmaya işime geliyor diye -aaaa nedeeeaannn? diye soracak kadar öküz değilim.
Kızın biri sigara iciyor, sacları yağ icinde ve cok agır bir ter kokusu var. Sigara,ter,yag karışımı bir koku..Surekli de yanıma gelip oturuyor ama nefesim kesiliyor artık.
Birgün arkadasıyla konusuyor
"abi kızın oturdugu sandalye bile kokuyor ya o derece bu sehirdeysen yaz kıs hergun yıkanacaksın yani"
Ben sok tabii o an o kadar cok istedim ki "ya sen kendi kokuna bak yazın hafta bir yıkanan insansın" demeyi ama yapmadım tabii.
Ve bu kız benle küstü artık yanıma gelmiyor. Ne kadar bahtiyarım anlatamam sana sözlük *
ben catır catır soyluyorum valla.
ben asla bir erkek bana sunu alsın, bunu yapsın demedim.
ben rahat edemiyorum kimsenin parasıyla.
belli bir birikimi olan, belli bir egitimi olan, bireyselligini ve ozgurlugunu kazanmıs hanımlarız cok sukur.
en sevdigim soz: kopekler gibi calısıyorum, kraliceler gibi harcıyorum.
bir adama "askım bu elbiseyi cok begendim, alır mısın bana?" diye agız bukmektense calısır, kazanır, istedigim elbiseyi kendim alırım.
aclıktan olecegimi bilsem hicbirinizden bir kurus almam.
bu kadın, para, erkek, iban muhabbetlerinizden tiskiniyorum.
tesekkurler.