işletmelerin reklam için ayıracakları bütçeleri, sosyal bir amaca hizmet ederek hem faydalı bir iş yapmak hem de toplumun markaya karşı sempatisini artirmak üzere yaptığı eylemlerdir.
örnek olarak turkcell'in kız çocuklarının okuması için başlattığı kardelen kampanyası verilebilir.
bu tip kampanyaların artması yararlıdır, desteklenmelidir...
artık sadece kâr amacı güden şirketler değil sosyal olarak sorumluluklarını yerine getiren şirketler hedef kitlelerin ilgisini ve beğenisini toplamaktadırlar. bundan dolayıdır ki, şirketler artık sosyal kampanyaların üzerine eğilmeye başlamışlardır.
dünyada en çok kültür-sanat ve çevre alanlarında yapılan sosyal sorumluluk kampanyaları ülkemizde özellikle son yıllarda daha çok eğitim ve spor alanlarında yapılmaktadır.
bunlara örnek verecek olursak, son zamanların en çok dikkat çeken sosyal sorumluluk kampanyası olan kardelenler projesinden bahsedebiliriz. bu bağlamda, nokia 'nın düşler atölyesi kampanyası, hsbc 'nin e-mail yoluyla müşterilerine ulaştırdığı her ekstreyle eğitime yaptığı kampanyadan da bahsedebiliriz. bunların dışında, avon 'la sağlığa yolculuk projesi de sağlık konulu sosyal sorumluluk kampanyalarına örnek olarak gösterilebilir.
şirketlerin oraya buraya bağış yapmaları, dışarıya hoş görünme amacı taşıyan aktivitelerinden kelli sosyal sorumluluğun ne olduğunu tam olarak özümsememiş olmalarını anladığım hedeler ve hödöler. tabiki kardelen projesi takdire şayandır. ancak kendi öz çalışanları için takındıkları tavır kıçıkırık performans bonuslarından öteye gitmez. Çalışanlara karşı sosyal sorumluluk ayrımcılık, özel hayata saygı, çalışma koşullarının iyiliği vb. ile sağlanır. yoksa yaş, cinsiyet, etnisite, din ayrımı yapan, düşünce ve inanca saygı göstermeyip, özel hayatın mahremiyetine önem vermeyen, çalışma ortamılarını yaşanılır düzeyde tutmayıp mesaileri zorunlu hale sokan, mesainin hergün farklı saatlerde bittiği bir işletme dışarıya hoş gözükmek için istediği yere bağış yapsın, kampanya düzenlesin bi bokum değişmez afedersin.
