sorun çıkarmaya neden olan insanlar o sorunları ortaya çıkaran düşünce düzeyinden kurtulamaz önemli sorunlar aşılamayacak boyutlara gelir nitekim insanoğlu kendini bu düşünce düzeyinden kurtararak sorunlarını çözmede önemli başarılar elde edeceklerdir.
"bir çocuğun kırk ebesi olursa ya kör olur ya topal"
Herkesin bir konu üzerinde bilgisi olmadığı halde bilmiş tavırlar sergileyerek sorunu daha sorunlu hale getirmesidir. Zaten bilgili bir insan edindiği bilgi ve birikim sayesinde olgunlaşmış bir Başak gibi ağırlaşır. Boynu eğilir ve mütevazi bir duruş sergiler. Artık bu insanı düşünce gücü ele geçirmiştir. Doğal olarak konuşma kabiliyeti ikinci planda yer edinir. Cahil bir insan ise beyin gücü eksikliği sebebiyle işi çeneye dökmede maharet kazanmıştır. Yine Doğal olarak beyin gücü ikinci plana itilmiştir. işte çene yapanların çok olduğu, düşünen insanların az olduğu ortamlar sorunların mantar gibi çoğalmasında en büyük etkendir. Sorunlar lafla ve bilmiş tavırlarla halledilmeye çalışılır.
Ne güzel söylenmiş. "Lafla peynir gemisi yürümez." Diye. Düşünen ve gerçekten işin ehli olan insanlara ihtiyacımız var.