maç sırasında bütün iç hesaplaşmalar, bütün sorgulamalar, bütün yuhalamalar, uğultular seni sonunda o köşede sıkıştırdı biliyorum. elindeki o su şişesi düğümlenen boğazına çare olacak tek dayanaktı o an. içini sadece ona döküyordun, belkide seni en iyi anlayandı o an. gözlerindeki buğuyu sadece o anlıyordu. sadece o şişe, köşende sen. ve gözlerinin daldığı, baktığın ama hiçbir şey görmediğin o resim. o boşluk. o an ne futbol oynamak, ne gol atmak. o an ne hayata dönmek, ne nefes almak. sen ve seni en iyi anlayan boğazındaki o düğüm.
dün akşam seni boğazındaki o düğüm kadar anlayamadık.. köşende seni "çubuklu" formanın içinde gözyaşın, çaresiz bakışların ve iç hesaplaşmanla yalnız başına bıraktığımız için, seni ter döktüğün o formanın içerisinde ağlattığımız için özür dileriz güiza.
edit: eksileyen arkadaş muhtemelen benim ne guiza'nın ne de fenerbahçe'nin sikimde olmadığını, ilgimi çekenin frank sinatra olduğunu anlayamamış at gözlüklü bir arkadaştır.
çakma özür dileme yoludur. içinde liverpool sevgisi ve aşkı olan bir taraftarın yaptığını zannettiğim site.
you will never walk alome guizaya söylenmez. arsenale kendi sahanızda 6 yediğiniz maçtan sonra bile söyleyebiliyorsanız işte siz o taraftarsınız. yoksa öyle küfür ettik kusura bakmayla olmuyor bu işler.