halihazırda akp nin milletvekili / belediye başkanı olarak akp saflarında politika yapan ancak bir dahaki seçimlerde akp den aday olarak gösterilmemesi beklenen kişilerdir.
rte nin adetidir. parti içi muhalefete hoş bakmaz. liyakattan çok sadakat önemlidir. öyle liderin karşısında fikir üretenlere de pek tahammülü yoktur.
son günlerdeki çıkışı ile ertuğrul günay ilk sırada görülüyor.
ertuğrul günay rte'nin ısrarla "camiye ayakkabı ile girdiler orada içki içtiler" propogandasına karşı aşağıdaki sözleri söyleme cesareti gösterebilmiştir.
"Can havliyle camiye sığınmış insanların tavrı bu kadar karalama konusu yapılmaz! Bu tezvirat camiye saygı değil, nifaktır; ayıp ve günahtır!. Kiliseye sığınmış Filistinleri israil askerine teslim etmeyenler kadar insanlığımız, Allah korkumuz kalmamışsa vah!" http://www.hurriyet.com.tr/gundem/23609951.asp
rte nin dilinden düşürmediği caminin müezzini ve olayların tanığı sorgulamada "yalan söyleyemem! içki içildiğini görmedim" demiştir.
rte yi yalancı çıkarmamak adına kimler müezzinin yalan söylemesini istiyor acaba?
iç tüzükteki 3 dönem kuralının değişmemesi halinde başbakanın kendisi de dahil olacaktır bu gruba. ona muhtemelen bir düzenleme ya da başka türlü bir formül (başkanlık? cumhurbaşkanlığı?) bulunacaktır ama asıl merak ettiğim konu melih gökçek'e ne olacağıdır. eski partisinden istifa edip akp saflarına katıldığı dönem de sayılırsa eğer, akpden bir daha aday olamayacaktır. ancak gezi parkı eylemleri sürecinde gösterdiği başarılı! ve iç gıdıklayıcı! performansla bir oscarı da hak etmiştir.
lan inşallah gönderirler şunu da ankaradan nefret etmek için bir sebebim eksilir. ne olur Allahım yaa.
