sonbahari kasiklamak

entry1 galeri0
    ?.
  1. güz'ün, postal giymi$ dinazorlar gibi kuvvetli adımlarla kendini mevsim addedip hayatına giri$ine ya da güz'ün galo$ takmı$ karıncalar gibi usulca hayatından geçmesine sessiz kalan ve hatta; bunların her ikisini de, teslimiyetçi bir edayla kar$ılayan birinin eylemi olsa gerek..

    "sevgilim! ka$ığın içine bakıyor sonbahar
    yüzündeki siyah su birikintisi
    üzüyor seyrek yürekli kuğuları"

    kı$ yakla$ırken hayatın kıyısında hayta bir masa! ..kı$ yakla$ıyor! .. kı$, kardanadamlara davetiye yollayan bir düğün sahibi gibi yakla$ıyor masaya.. masa, iki ki$i için rezerv edilmi$; üzerine bir vazo, vazonun içine bir gül, gülün içine bir kelebek, kelebeğin kanadına tozlu hatıralar eklenmi$.. masa da masaymis ha, diyor iki ki$iden biri.. bir ka$ık koyuyor sonra.. ve ka$ığın içine bakıyor sonbahar.. ka$ığın içine bakan iki çift gözde de heyecan parıltıları.. birinde de inceden utanç belirtileri.. siyah bir göl olu$uyor utanan surette.. kuğular boğulur gibi oluyor bulanınca su.. bulanınca hatıralar, kelebeğin bir kanadı kırılır gibi oluyor.. kelebek aksayınca gül üzülüyor buna çok.. gülün gözya$ları deviriyor vazoyu.. vazo dü$üp kırılıyor.. masa ağlıyor!!

    "kırılan bir lades kemiğinin ardından
    unutulmadın, unutulmayacaksın da
    mıh gibi aklımdasın her yeni ayrılıkta"

    garson geliyor ortaya bir tavuk koyuyor sonra; tavuğun içinde bir kemik; kemiğin adı lades ki ladesin adına parmaklar birle$iyor, lades için sessiz eller konu$maya ba$lıyor sonra.. saatler ilerlerken kırılıyor lades.. lades kırılınca kırılıyor kemik.. kemiğin ardında yapayalnız toz zerrecikleri kalıyor unutulacakmı$ gibi duran..

    sabahleyin temizlikçi odaya girdiğinde yerde yatan ölüyü farkediyor ansızın.. ellerine mürekkep bula$mı$ biri teslim oluyor adalete..

    "sevgilim! gözlerin, bir ka$ık sonbahar"
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük