son durağa kadar vaktin var

entry2 galeri0
    ?.
  1. kendimi kandırıyordum ve verdiğimi sandığım vakit kendime tanıdığım son şanstı...

    bu bir gençlik aşkı hikayesidir.

    (bkz: cokacayipsey turn back)

    - senin için kurs saatimi değiştirdim.
    + kapatmam lazım, annem çağırıyor.
    - aynı yerden bin otobüse...
    + tamam.

    ***

    insanın kız arkadaşıyla aynı muhitte oturması zor iş, osursan haberi oluyor, risk.

    uzun zamandır sallantılı ilişkimizi kotarmak, kurtarmak ve bir şekil vermek için kendimi feci zorluyordum. daha ciddi işler için bunları yapsaydım belki daha başka bir hayatım olabilirdi. gençlik dönemlerinde atılan adımlara dikkat edilmiyor ve bazen hiç umursamadığınız şeyler hayatınızın en ciddi hataları olabiliyor.

    insanın kız arkadaşıyla aynı muhitte ve zorlasa balkondan görebileceği uzaklıkta bir mesafede ikamet etmeleri ciddi riskler taşıyor. yeterince uzak olmak en güzel olanı sanırım. bir gün süre vermiştin sözünün üzerinden yaklaşık beş sene geçmişti ve sallantılı ilişkimiz için sağlam ve ayakta kalan adımları atmamız gerekiyordu. üzerine yürüdüğüm çok az şey oldu.

    hala yerinde duran otobüs durağına ait direğe yaslandım, kursum yeni bitmişti ve gelmesi an meselesiydi. salına salına yürüyüşü ve son senesi olduğundan iki üç okul evrakı ile yanıma geldi. soğuk bir tavır ve düşmüz yüzü benim de gardımı düşürmüştü.

    belki de son şehirlerarası yolculuğumuza çıkıyorduk. sene milenyumdan önce, hava bu sıcaklıktaydı.

    alışkanlıktan gelen ayakta yolculuk etme seansımız için o dönem kırmızı olan ve belediye otobüsünde sessiz bir yolculuk başladı.

    inadına susuyorduk ve sanırım susarak çözmek daha mantıklıydı bir süreliğine.

    - nasıl geçti günün ?
    + iyi sayılır, biraz yorgun. senin kursun nasıldı ?
    - kafam sendeydi, hatırlamıyorum.
    + bence uzatmanın anlamı yok !
    - kararını vermişsin.
    + bence böyle daha iyi.
    - ama sence daha iyi, ya benim fikrim, önemli değil mi ?
    + inan bana hak vereceksin.
    - evet, hep veren taraf ben oldum...
    + yapma, bunu deme bana...
    - kafana göre kararlar verip benim ne düşündüğümü dahi dinlemeyi tercih etmiyorsun.
    + daha ne kadar gider böyle, hadi devam edelim desem, daha kaç gün gereksiz acı çekeceğiz ?
    - acı çekmek mi ?
    + evet acı çekmek, ben kaç zamandır ne durumdayım farkında mısın ?
    - her şeyin farkındayım... bırak acı çekelim bir süre...
    + dayanamıyorum...

    sessizlik...

    en sevimsiz sessizlik onca söyleyeceğin varken oluşan sessizliktir ve defalarca yutkunup yine de susarsın ve yine sessizlik...

    - geldik sayılır, iki durak daha var mahalleye...
    + arkamdan gelme olur mu ?
    - ne demek gelme ?
    + lütfen, burada bitsin.
    - bak bir durak daha var, bir durak daha vaktin var...
    + düşünmek için daha uzun soluklu zamanlarım oldu.
    - bu sefer düşünme.
    + inmem gerekiyor.
    - bitii mi ?
    - bitti.

    ilk defa o son durak ev arası yolculuğumu yalnız yapmıştım ve hayatımın en uzun yolculuğuydu. çünkü yanımda konuşacak biri yoktu, sen yoktun.
    0 ...
  2. ?.
  3. akıllara keanu reeves' i zirveye taşıyan speed filmini getiren replik.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük