konya'da bir gün halk toplanmış bir idamı izliyormuş. tabi herkes adamın suçunu merak ederken falan tellal adamın suçunu açıklamış. '' bu kafir allah'a kendini şirk koştu ben tanrıyım diye bağırdı bugün bu kafiri idam etmekle yükümlüyüz vs vs.'' tam o sırada mevlana nın ayak sesleri duyulmuş. omuzunda kendi meşhur şalı varmış. o şal ki üstüne konulanı mevlananın koruması altına alır, kimse mevlana nın sözü olmadan öbürüne dokunamazmış. mevlana dönmüş cellada sormuş. nedir bu adamın günahı diye. cellad cevap vermiş mevlana hazretleri adam kendini allaha bir etti, ben tanrıyım diye bağırdı.
mevlana şalını adamın üstüne koymuş, tabi herkes şaşırmış bunu o kafire neden yaptı diye.
mevlana konuşmaya başlamış;
evet! adam haklı, hepimiz, ben, sen buradaki herkes birer tanrı. eğer biz birine tanrı olmayı öğretemezsek o ayıp bizim ayıbımızdır. herkes istediğini yapabilir istediği gibi yaşayabilir. kendi hayatının tanrısı olabilir, bu herkesin yapması gereken şeydir.
kimi kendini tanrıya bir koşar, kimi kendini tanrı yaptığı için tanrıya şükreder.