Çok uzun zamandır devletlerin özgürleştirici değil köleleştirici kurumlar olduğu fikri üzerinde düşünüyordum.
Son bir yıldaki deneyimlerim çok iyi bir referans kaynağı oldu benim için.
Tüm devletlerin kölelik kurumları olduğuna artık eminim. Sokağa çıkma yasağı denen şeytani uygulamaysa devlet denen zorbalık örgütlerinin ne kadar sınır tanımaz şekilde insanların üzerinde terör uygulayabileceklerinin en açık ve en net göstergesidir.
artık sıkan ama devlet büyüklerimizce hala gerekli görülen yaşam biçimidir. anlam veremediğim şekilde hafta içi herkes kafede, çarşıda, pazarda. haftanın bir günü evde kalsak ne kalmasak ne?
6 gün olmayan 1 gün olan şey. 6 gün göt göt gezip virüsü kapanlar pazar günü evde geçirince virüsü kendi içlerinde yok mu ediyorlar aq, pazartesi günü yine dışarda olcaklar.
Hollanda’da dün verilen bir veride 100.000 kişiden 116 si vefat etmis.
ölüm sayısı bu kadar düşükken, milyonlarca insani sıkıntıya sokmak ne kadar doğru anlamış değilim..
bir arkadaşımızın sorusu üzerine şahsım olarak cevap vereyim; iki aydır koronaya yakalanan duymuyorum. koronaya yakalananı geçtim, karantinaya alınan da duymadım. yani anlayacağınız, 2021 yılı içerisinde çevremde koronaya yakalananı hiç duymadım. * köyde değil, büyükşehirde yaşıyorum bu arada. film kurulu da hâlâ mutasyon diyerek bizi enayi yerine koymaya çalışıyor.
kalkması gereken ve yakında kalkacak olan yasaktır.
Ciddi anlamda bıktırmış usandırmıştır.
Şuan da karantina uygulanan bir tanıdığı olan varmı arkadaşlar ben çoktandır falancayı karantinaya aldılar lafını duymuyorum.
Mutant falan bunlar fasa fiso gelmeye başladı.
pandeminin ilk aylarında (mart-nisan 2020) köyümde fındık tarlaları arasında kalan benzin istasyonlarına orman, tarla ve fındıklıklardan giderek petrole sigara almaya gidip macera yapardım.
ilk girişiminde köyün tepesinden benzin istasyonun önünde jandarma aracını görerek eve geri dönmüştüm.
milletçe zor kısıtlamalardan geçtik.
köyde hayat varmış.
bazen olması gereken bu diyip bazen de canım bir yiyecek istediğinde henüz daha akşamın erken saatlerin de bile olsa istetemediğimden veya istediğim zaman aşağı inip yürüyemediğimden dolayı keşke olmasaydı dediğim bir yasak.
2021 türkiye'sinde uygulanan insan haklarına aykırı yasak. bilim kurulunun amına koyayım. bu dünya laboratuvar değil bunu anlayın artık amına koduklarım. virüsünüzün de amına koyayım, mutasyonunuzun da amına koyayım. önceden az çok dikkat eden bir insandım, şimdi tamamen saldım. hala yaz ayları diyorlar, hala rahatlayamayız diyorlar. biz rahatız amına koduklarım, rahat olmayan sizsiniz. virüsünüzü götünüze sokayım sözde bilimciler. allah gani gani belanızı versin. allah evinize huzur nasip etmesin.
cumartesi ve pazar günleri saat 10-17 arası olan kısmı millet tarafından kaldırılmıştır. işte feraset, işte fazilet, işte milli irade, işte demokrasi. halkın önünde duramazsınız. bu saçma yasak ya şubat'ta hükümet tarafından tam olarak kaldırılır, ya da biz halk olarak kaldırırız. mart ayı diye bir şey yok, unutun onu. film kurulu işine baksın. mutasyonunuzu da siktirtmeyin.
Bütün arkadaşlarım çalışan insanlar. 2-3 aydır kimseyle görüşmüyorum çünkü onların iş çıkış saatiyle yolun uzunluğu kısıtlama saatini aşıyor. Kısıtlama Ne zaman kalkacak ve ben biriyle iki sohbet edip eğleneceğim.
göstermelik yasaktır. virüs bulaşmasına bir etkisi yoktur. virüsün azalmasının sebebi, toplum bağışıklığına yaklaşmış olmamızdır. yani türkiye'de covid birkaç ay sonra gündemden çıkmış olacak. zaten bir yolunu bulup bu göstermelik yasağı da sürekli deliyoruz. birkaç haftaya göstermelik olan bu yasak kalkacak.