Sokağa çıkma yasağı koyan Fransa, almanya, ispanya, italya, Belçika, Sırbistan, Irak, hindistan, sirilanka, Tunus, kerkük ve çin gibi devletlerin alayı fetöcü, bunların *mına koyayım ben, hatta sokağa çıkmasınlar diye çin de apartmanların kapılarını kaynak yapanlar tam pkklı *rospu çocukları.
Edit: Zimbabve de sokağa çıkma yasağı koymuş fetöcü başı bunlar zaten.
Ya millet de sanıyor ki yasak olunca marketler, eczaneler kapanacak ülkede hayat duracak komple.
Yok öyle bir dünya. Salgın nedeni ile yasak ilan edilen örneklere bakarsanız hemen her yerde market, eczane gibi temel ihtiyaç birimlerinin -en az- belli saatlerde özel izin veya kolluğun eşlik etmesi ile açık olduğunu görürsünüz zaten. Aynı şekilde kamu kurumlarının da.
Yasak ilan edilirse olacak fark cezaların daha caydırıcı ve kolluğun daha bastırıcı olması. Maalesef bizim insan öyle soft yasaktan falan anlamıyor. Bunu rica eden siyasetçiyi de dinlemiyor.
Anlamıyor ki polis hala bebekte sabah sporu yapan jandarma da kartepe de piknik yapan adam topluyor. Belediyeler insanlar gelip oturmasın diye meydanlardaki bankları söküyor.
Yok siyasiymiş de bilmem neymiş de kıvırmayın. Azıcık delikanlı olun. Azıcık dürüst iseniz çıkıp: “Kimse işe gitmez ise devlet bunlara bakmak zorunda kalır, bakmazsa da ihale hükümete kalır, ilk seçimde de doğal olarak karşılığını alır” diyebilin.
görüyorum ki bazı insanlar olayın ciddiyetini henüz kavrayamamış, hala çalışmak zor geldiği için istiyorlar falan diye konuşuyorlar. ben bunu diyenlerin cidden mesleklerini, çalışma koşullarını ve kazandığı paraları çok merak ediyorum.
neyse, başkasını merak edene kadar burada bir işveren olarak kendim ne yaptığımdan bahsetmeliyim.
ben tam olarak 3 haftadır kimseyi çalıştırmıyorum, bu süreçte muhasebe evraklarının toparlanması dışında kimse iş ile ilgili şahsım tarafından evinden dışarıya gönderilmedi, hali hazırda devam eden şantiyemizdeki personelimizin hepsini evlerine yollayıp şantiyeyi geçici olarak durdurdum, tüm çalışanlarımızla birlikte kendi ohalimizi yarattık.
bu sürecin yalnızca son 10 gününü baz alırsak 2 tane karlı işi seyahat etmek gerekecek diye elimin tersiyle ittim. ancak aynı süreçte dükkan kirasını da, çalışanların maaşlarını da, sgk primlerini de, vergi borçlarımı da tamamen ödedim. yani baktığınız zaman ben çalışanlarım için elimden geleni yaptım, kendi kazancımdan vazgeçtim, çalışanlarımın sağlığını korurken ayrıca ücret konusunda mağdur etmedim, ancak devlet benden tüm alacaklarını tahsil etmeye devam etti.
şimdi soruyorum şu insanların çalışmaktan kaytarmak için bu yasağı istediğini iddia eden yavşaklara;
mesela benim çalışan teknisyenlerimden birisinin adı yavuz. yavuz 27 yaşında 2 çocuk babası. ümraniye'de annesi babası ve 4 kişilik ailesi olmak üzere 6 kişi yaşıyor. ben yavuz'u çalıştırmaya devam etsem, özellikle hijyenin çok fazla görülmediği şantiye ortamında yavuz bu virüsü kapsa, evine döndüğünde 65 yaş üzerindeki anne babasına bulaştırırsa 65 yaş üzerinin sokağa çıkma yasağı hiç bir anlam kazanmamış oluyor.
şunu 10 yaşında çocuk bile gayet kolay anlayabilecek kapasitedeyken ben bu partizanlığın şu noktada ne gereği var? hala fark etmediniz mi artık insanların sizden tiksinmeye başladığını? hala anlamıyor musunuz siz böyle yaptıkça insanların tarafınızdan daha da nefret ettiğini?
bu kadar mı önemli olur yahu bir memleketin kaymağını yemek, insanlar ölse dahi sikine takmamak, kendi ekmeğine bakmak.
ben gerekirse temmuz ayına kadar bu süreçte çalışanlarımı mağdur etmeyeceğim. evden çıkmamaya da maaşlarını almaya devam edecekler. benim 12 yıllık küçük bir işletme olarak bunu yapabilecek, belki daha da fazla sürede çalışanlarımı koruyabilecek gücüm var gerek maddi gerek manevi olarak.
işte devletin böyle bir gücü yok, bırakın bu kadar süreyi devletin halkına 1 hafta bakabileceği bir kaynağı bile yok, bu amansız yalayıcı yavşaklar da bunu bildikleri için konuyu farklı açıdan ele alıyorlar.
çünkü onlardı hep "ehonomi coh eyi" naraları atan tipler. şimdi takke düştü kel görüntü, devletimiz maddi olarak son derece aciz bir durumda. "büyük oyunu görün yeeenim" diyenlerin kastettiği büyük oyun meğerse tüm devlet kaynaklarının sömürülmesiymiş, biz yeni anladık bu olayı.
diyecek söz bulamıyorum, umarım şu denli bakış açısına sahip beyinsiz akpliler tez zamanda insan olduklarını hatırlarlar.