sokakta öpüşmek ahlaksızlık olurken kapalı kapılar ardında yapılan sapıklıklar sapkınlıklar normal oluyor değil mi?
Çünkü ahlak kavramı insanların görmesiyle bağlantılı. Kimsenin görmediği yerlerde her türlü haltı yiyebilirsiniz ama sokakta sevgilinizle öpüşmeyin, bu millet böyle ahlaksızlıkları kaldıramıyor.
Olay sokak olması ya da öpüşmek değil sanırım.Ben mesela, sevgilimi nerde sevesim gelirse orda öpüyorum. Derse giderken işe giderken öpüyorum, kordonda öpüyorum, sarhoş oluyorum öpüyorum, kahvaltıya gidiyoruz çayı beklerken öpüyorum, markette çikolata seçerken öpüyorum, garajda otobüs beklerken öpüyorum... ne zaman sevesim gelse öpüyorum. Ama semtte kahvelerin önünden geçerken öpmüyorum. Evin önünde öpmüyorum. Bizim yaptığımız değil de onların yaptığı kötü olduğundan...
Bir büyük şehirdeki sokaksa; evet olabilir. Öpüşeni de çok gördüm, hiç garipsemem. Sevgiyi göstermenin bence kötü tarafı yok (tabi sevgi dolu öpmekten bahsediyorsak burda).
Ama kendi memleketim gibi ufak bir Anadolu şehrindeyse o sokak; öpüşün de görün linç edilmeyi diyorum sadece.
(Kendi memleketimde değil öpüşmek, sevgili ile yanyana yürümek bile ahlaksızlık olarak karşılanıyordu. Fakat ahlak yalnızca gördüklerinize göre değerlendirilebilen bir şey değildir. Kapalı kapılar ardında bunlar yapıldığında da daha ahlaklı olunmuyor.)
Tutup da "onunki can da benimki patlıcan mı" kafasını yaşayan keko barınağı olmuş yerlerde el ele bile tutusmam. Onu tehlikeye atmak istemem çünkü millet mal, sevgilim ne yapsin.
Belli yerlerde minik masum bir öpücük kondurabilirim ama gidip de salya sümük girismem. O da öyle opmez zaten biliyorum.
ne zaman aklıma gelse dellendiğim bir anım var. edirnenin tokatlılar mahallesini bilen bilir. orada kalıyorum. sevgilimle vedalaşıyoduk ve sadece konuşuyoduk. bir kere sarıldık, sarılma gayet normaldi, bir it oğlu itin dibimize kadar gelip gidin ne yapıyorsanız yatak odasında yapın diye bağırmasını gerektirecek bir şey yoktu. insan kendini rezil olmuş gibi hissediyor. aslında rezil oluncak hiçbir şey yok. ama bu sanırım insanların rezilliği. adamın ruhu, beyni çürümüş, ekşimiş. sen çocuğunuzun yanında eşini dudağından filan da öpmüyosundur. daha sonra çocuğum neden böyle çocuğum neden tecavüzcü he he he. ha bi de mahallenin genelinin kız çocukları 8ile 12 yaş aralığında henüz birinin saçını görmedim hepsi kapalı. genelleme yapmaktan hoşlanmıyorum ama iki insanın sarılmasını sadece cinselliğe bağlayan insanlar ne yazık ki hala var. ufacık kız çocuğunun 10yaşında başını kapattıran mahalleden erkek olarak sadece ufak kardeşiyle oynatan insanlar hala var. tiksiniyorum sizden. sokakta öpüşür müyüm? ne yazık ki evime girerken vedalaşırken hayır. polis çağırıyorlar. gerçekten.
Arkadaşlar sevişmişizdir çok şükür gözümüz, gönlümüz ve bilumum uzvumuz toktur hiç değilse de eve sabredecek kadar makul insanlarızdır,
Ben elbette sokakta öpüşürüm ve öpüşüyorum da. Ama bu öpüşme diş muayenesi, bademcik ameliyatı gibi, hapisten yeni çıkmış gibi olmuyor, parkta markette birbirinize anlık bir kıvılcım ile yanaktan yahut dudaktan küçük bir buse atmanın ben ne kendim için ne de başkaları için bir sakıncası olduğunu düşünmüyorum.
Tabi bu bizim için geçerli sizin gibi abazan görmemiş ergen fakirler için geçerli değil.
Ayrıca ben trakyadayım şimdi sizin anadolu-asyada nasıl oluyor bilemem, ama biz sokakta insan gibi öpüşen gençlere gülüp geçiyoruz.
her ne kadar karşı olmasam bile sokakta öpüşmem. çünkü türk halkının sokakta öpüşen kadına bakış açısı gayet belli. öpüşen erkekse sorun yapmayan aynı aktivite olmasına rağmen kadını kötü olmakla suçlayan bir toplumdayız.
ki öpeceğim kişi kesinlikle evleneceğim kadın olacak bu yüzden onu insanların o pis bakışlarından uzak tutmak daha mantıklı geliyor bana.
Evet ya da hayır diyemem. Keşke derim. Keşke öpüşmek gibi sevgiyi ifade etmenin en güzel yollarından biri evrenin sonunu getirebilecek bir insanlık suçu olarak görülmeseydi de güpegündüz binlerce modern insanın anlayışlı ya da umursamaz bakışları eşliğinde kadınımın dudaklarını yalayıp ısırabilseydim. Hatta öpüşmekle kalmasaydı, kalçalarını iki elimle kavrayıp hafifçe havaya kaldırsaydım; o da medeni cesaret budur dercesine kıçını sallasaydı.
Sevginin yeri ve zamanı olmamalı. Kadınımı yalnızca dört duvar arasında sevebilmek canımı sıkıyor.