istanbulda büyüyen çocukların %90 ının derdidir bu. Ama ne yapsınlar mecburdurlar sokağa çıksalar başlarına neler geleceğinden habersizdirler. çıktıklarında da en fazla okul bahçelerinde ebeveynleriyle bisiklet sürmüşlerdir.
bizde büyük şehirde dogduk. anadolu yakasında yaşadık çocuklugumuzu istanbulun. pendikte. ama öyle güzel biyerki, çocukluğumuz hep sokaklarda gecti. sabah 9 dan aksam ezanına kadar maç yaptığım günleri bilirirm ben bir meybuz uğruna. hep hatırlanacak ve gülümsetecek günlerdir. bir saklambaç oynardık yaz aylarında, gece 1 lere kadar. birde o karanlıkta bambaşka olurdu saklambaç. sonra biz simdiki küçükler gibi oturup knight ve silkroad vs metin2 oynamazdık arkadas. bizim bir aterimiz bir de mariomuz vardı.onuda ara sıra sokağa cıkmadıgımız zamanlar oynadırdık. arkadaslık hat safhadaydı. ama ne yazıkki simdiki metin2 ci genclik bunları yasamayan, gelecekte ulan cocuklugumu bosu bosuna pc başında heba etmişim diyecek olan gençliktir.
Bizim beşli, onlu, onbeşli yaşlarımızda interneti geçtim daha bilgisayar bile yaygın değildi. iki günde bir saat çevirmeli bağlantıyla internete bağlanır haberlere neyin bakıp sevinirdik. Hem aylık bağlantı parası öder hem de girdiğimiz saat kadar ek ücret öderdik. Yoktu adsl felan o zamanlar kısa kesiym.
Top vardı. Mahallede 12 aylık, alman, italyan, fransız, yüklemeli vb. çeşitli futbol varyasyonları denerdik. Mahalle maçları olurdu, abilerimizi izlerdik. Kendi ligimizi bile oluşturmuştuk sonradan. Performansımıza göre puanlar alırdık felan. Ne günlerdi. Zaman öyle geçerdi. O gün bilgisar ve internet bugün olduğu kadar yaygın olsa o zaman o çocukları bulamazdı kimse. Sonuçta her olayın bir artısı bir eksisi olacak. Bugünkü çocuklara sorun halinden memnun, o zamanın çocuklarına sorun, onlar da memnun.
büyük şehirlikle alakası var ama bence asıl nedeni çocukların yeni eğlenceler bulması ve ailelerin sokaklara güvenmemesi.denizlide okuyorum sokakta oynayan,böğüren,debelenen çocuk pek nadir çıkıyor karşıma biz öylemiydik ya her yanımız toz toprak leş gibi girerdik eve.*
çelik çomak oyununu, renkli istop'u bilmeyen nesildir. jetgillere muhtemelen ucundan yetişebilmiştir. yazık ki; evden aşırdıklarını kapı önünde sergileyip satmamıştır. o kadar korunmalarına rağmen sokakta oynayan nesilden daha çok hastalanan nesildir bir de..
9 aylık oynamaktan, saklanbaçtaki karakediden, 5 taştan, akşam bastırdığında sokak lambalarının ışığıyla maç oynamaktan, ve daha anlayamayacağı bir çok zevkden mahsur kalan çocuk. bu neslin en şanslıları 80lerin sonu doksanların başını gören gençler ve çocuklardır, hem bilgisayar, ateri salonları gördüler hem de sokaklarda oynadılar.