şanslı nesildir. asosyallik zordu o devirde. terine sokağın hijyenik tozu karışırdı koşup zıpladıkça. düştüğünde diz kapaklarına toprak dolardı da mikrop kapmaz, kanar, kolonya basar kabuk bağlar, iyileşirdi.
ip iki ucundan arkadaşlarınca çevrildikçe yerden toz kalkardı hafiften . ne sokak asfalttı o zamanlar, ne evler duyarsız beton yığınıydı şimdiki misal. ahşap evler vardı ağaçlı, çiçekli bahçelerin içinde. o nesil meyveyi hep dalından yedi, kah evlerinin bahçesinden, kah aşırdıkları komşu bahçesinden. asosyal olma şansı yoktu o neslin. o yüzden duyarlı insanlar oldular, tıpkı komşunun hüznünü sızdıran ahşap evler gibi.