mikrop dolu cep telefonunu elinden düşürmeyen, muhtemelen tuvaletten çıktığında ellerini bile yıkamayan moronun, orasını burasını karıştırdığı elleriyle dokunduğu iğrenç mikrop yuvası klavyesinden çıkan saçma sapan bir söylemdir.
seninle el sıkışan bir insanın hasta olma ihtimali, bir sokak köpeğinin başını okşadığında hastalık bulaşma ihtimalinden emin ol daha yüksek.
o köpek gece gündüz sokaklarda yatsın, itilsin kakılsın, aç kalsın, dayak yesin, tecavüze uğrasın, hala bir lokma ekmek için insan peşine takılsın, ölmesin ama beyefendi istiyor diye toplansın. 1 metrekarelik beton kafeste kendi pisliği üzerinde uyusun, önüne 1 lokma yemek gelsin diye beklesin, o itip kakan, kovalayan insanların yüzüne hasret kalsın.
Neden?
anasından babasından sevgi görmemiş, bencil bir yaratık rahatsız oluyor diye.
Hayvanın tek özgürlüğü, karnını doyurmak için aradığı 1 parça ekmek ya da 1 yudum su için belki de kilometrelerce yürümesi. Bırak da yaşayacağı 1 gün varsa onu da özgür yaşasın. Tellerin arkasında yıllarca tutsak gibi değil.