bu gün okudum ve çok şaşırmadım.artık her şey olduğu için türkiyede.halkımızın tamamen ölmediği müddetçe bunuda kaldırır.tabii ki hiç adaletli olmayan bir durum.bazı sokaklara artık daha çok sokak lambası konur nasılsa halk ödüyor.sesiz sedasız bunuda öder gideriz artık.
ne var yani, bugün akepenin de chepenin de tskanın da osiyemenin de mhapenin de maaşını bu halk ödemiyor mu? sonra noluyor, nolucak bizim götümüze giriyor. bir sokak lambası direğinden mi korkacağız?
kime yüklenecek lan. uzaylılara mı? sokaktan vatandaş geçmiyor mu?
faturayı anayasa mahkmesi mi ödesin?
mumla mı gezelim sokaklar da?
2. boğaz köprüsü lüks tü diyen halk partililerden misin?
3. boğaz köprüsünü yaptırmayalım mı?
türkiye kendi kendine yetebilen fındık, tütün, üzüm kurusu satan ülke olarak mı kalsın?
akp'nin sosyal devlet anlayışının ürünüdür. sosyalist olmaya gerek yok sosyal devleti tanımlamak için, anayasada mevcut zaten. ha pardon anayasayı değiştirmek istiyorlardı değil mi?
zaten vatandaşın ödediği vergilerle karşılanması gereken bir gider değilmiki bu bir de üstüne tekrardan mı alacaklar bu parayı diye bir soruyu aklıma getiren olay. ama pardon ya nasıl da unuttum (bkz: burası türkiye)
akp'nin nası yapsak da daha fazla parayı cebe indirsek anlayışının sadece bir tanesidir. 2002'den bu yana elektriğe gelen zam yetmiyormuş gibi bir de artık sokak lambalarının parasını ödeyeceğiz.
şuan kim ödüyor zannediliyor, sokak tüketimleri kayıp kaçak diye zarar yazılır buda enerji fiyatlarına yansır yani tedaş alır-satar parasını eüaş'a öder aldığını sattığını dengelemek zorundadır burada denge aracı sevgili aboneleridir.
Bu lambalar yüzünden uyuyamıyorum ev devamlı gündüz gibi çıkardığı ses cabası ha bi de hırsızların devamlı burdan tırmanıp eve girmesi yetmiyormuş gibi bi de para istiyor pezevenk devlet.