menemen nedir ya? bekar yemeği, hatta amele yemeği. ameleler bile daha mükellef sofra kurabiliyorken bir kadın aynı yemeği yapıp, yemek yaptım diyebiliyorsa yazıklar olsun onun kadınlına. kadın dediğin en az 3 çeşit yemek yapacak. kaçarı yok. ya da hiç bir erkeğin başını yakmayacak. bu kadar.
bir kadın yemek yaptım diyerek sofraya bir tek yemek koymayı kendine yakıştırabiliyorsa o kadın benim gözümde sınıfta kalmış kadındır. daha doğrusu kadın bile değildir. hele ki o yemek dediği şey, menemen gibi yemeklerin en en alt sınıfına giriyorsa kesinlikle köteği haketmiştir. ama ne var ki kadına şiddete karşıyız. yine de bu terbiyesizliğini cezasız bırakmak ödül gibi olacağından en azından teşhir edilmeli, anneye yani kaynanasına havale edilmelidir. o onu adam eder.
geleceğin kadınıdır
yemek yapmak bir kadın görevi olmaktan çıkacağı ve meslek haline dönüşeceği için oluşacak durumun yansımasıdır.
aslında gelecekte çocuk bakmak da bir meslek haline dönüşecek ve yalnızca akademik kariyer sahibi olamayan deyim yerindeyse okul okuyamayan kişilerin yaptığı bir meslek olacaktır daha sonra akademik kariyer olmadan olmaz deyip bunun da okulunu açacaklardır
hatta puanı bile olacaktır
sonra da aklı selim biri çıkıp öss ile bakıcı mı alınır aq deyip
daha spesifik kişilik testleri filan yapacaktır
torpil gani olacaktır böyle yürüyecektir.
aynı kadın yarın sana imam bayıldı yapabilecek olan kadındır. türk insanının nakör olduğunu bir kez daha gösteren cümleler sarf edilmiştir.
verilecek en güzel cevap; dün fırında tavuğu yerken böyle demiyordun ama...
anasının evinde hergün kuzu dolma, yaprak sarması, portakallı ördek gibi yemekler yediğini sanan yazarın sevgilisinin, eşinin yaptığı yemeğe karşılık söylediği sözdür.
bıraksan onu bile yapamaz sonra bir de buralarda ahkam keserler.
aile gibi küçük devletlerde ya da böyle bir oplumda çocuğa bakma, yemek yapma, temizlik, ütü vs. gibi komün yapılacak işleri bir kadına yüklemek ne erkekliktir, ne de erkeklik övünülecek bir şeydir.
niye candır?
kadın bunu yapmaya mecbur değildir ve yapmıştır, bu yüzden.