tool'a kulluk eden benim gibilerin kulağına iyi gelecek bir grup. Kalite bir kadroları da var. opeth'in eski davulcusu martin lopezi bass konusunda allah sayılabilecek steve digiorgio ve vokalini cidden beğendiğim, maynard'a benzettiğim joel ekelöf
Bu yılın başında çıkardılar albümlerini, savia ve delenda gibi öne çıkan şarkıları var. Ama favorim ideate acoustic versiyon. kesin dinlenmeli,
ilk albümleri çok tool'a benzediği için eleştirilen grup. Neden eleştiriliyor olm bu sebepten mis gibi işte. Ben arada öyle tek tük Tool dinleyen adamım misal cognitive albümünü baştan sona en ufak sıkılma beliritisi göstermeden dinliyorum. Bir sonraki albümünde biraz daha farklı yönlere yönelmişlerdir.
2019'un benim adıma en güzel keşiflerinden olan grup. Tabula Rasa, River vs. diye saymaya başlasam oldukça uzayacak sevdiğim şarkıları listesinde iki şarkıya özellikle değinmek isterim.
1) Lotus: Gerçekleştirilmekte zorlanılan ve hatta bir hayli gecikilen değişimden korkmamak gerektiğini bana hatırlatan ve beni cesaretlendiren şarkıdır. Çoğu bölümünü fazlasıyla beğensem de bunlardan sadece ikisine değinip diğer şarkıya geçmek istiyorum.
"Where you walk, what you dream, measures who you really are"
"...and the demons that now rest on your side
They will leave you on your own"
2) The Words: Pre-chorus kısmı bende fazla empatiye sebep olmasa da; şu kısmı bir gerçektir ki; bir şeyleri tam anlamıyla sonlardırmak için, onlara karşı artık kızgınlık, kırgınlık duymamak ve olanlarla barışmak lazımdır.
Bu düşünceye uzun zaman dirensem de, düşüncenin haklılık payının farkındaydım. Artık ne kalana, ne gidene faydası olmadığı gün gibi açık olan bir hikayeyi kapatmanın zamanıdır, geç de olsa bu hikaye burada biter; tüm yaşanılmışlıklarla barışarak, onlara veda ederek ve korkusuzca buradan hareket ederek, dönmemek ve düşünmemek üzere...
"Bide here for the closing, fearless by the sea
Time to let go of what always' been there, peacefully"