Yazın bile geceleyin yorganla uyuduğum köyümde yapması bir o kadar zevkli, hele de karşıda anneanne, deden varsa ki onlara bakarken uyumak paha biçilemez bir mutluluk. Ayrıca sobanın üstünde mandalina kabuğu koymak ve onun kokusuyla beraber uyumakta çok süper bir eylemdir.
gece gece duygulanmama sebep olmuştur. anneannem hayatta iken sık sık onlarda kalmaya giderdim, kışın eve girer girmez sobanın yanına koşup anneanneme sarılırdım. zar zor yanan eski sobanın pencereye doğru olan köşesinde bana ait bi minder vardı, ne zaman gitsem orda olurdu. sobadan daha çok ısıtırdı o minder, başımı dizlerine koyduğum anneannem saçlarımı okşarken, o sobanın dibi cennet oluverirdi.
şimdi gittiğim zaman, bana ait köşede minderim yok soba yok, onun yerine kombi var. daha çok sıcaklık vermesine rağmen bana çok soğuk geliyor, içimi ısıtan o eski hava yok, en önemlisi de anneannem yok..
beni dedemi henüz kaybetmemiş olduğum yıllara geri götürmüş, üzmüştür. üzmesinin sebebi o günlere özlemim çok fazla. yaklaşık bir 7 yıl öncesinde değerini pek bilmediğim sıradan bir eylem olsa da şu an o günleri hasretle arıyorum.
yemek masada da yenmezdi, yer sofrası kurulurdu büyük zahmetle o sobanın biraz yanına. o vakitler ayaklarım karıncalanıyor diye oturmaya mızmızlansam da ne kadar içten ve samimi olduğunu yeni yeni anlıyorum.