kova temizlemesi eziyettir.
sabah buz gibi bir eve uyanmak daha fazla eziyettir.
tek tatil günü olan pazar gününü ise sabah sabah soba ve kurum ve külleri ile uğraşmak en eziyet olan durumdur.
boşuna tatlı su romantikliği yapmayın.
yeni neslin tercih etmediği evdir. konforu yoktur ama sıcaklığı çoktur. bu evde mutfağa gidince üşürsünüz. ne alacaksanız alır salona ya da oturma odasına koşarsınız.
sadece salonun ısınmasına neden olurdu. her yıl odun ve kömür alma derdi eksik olmazdı. pek çok işleve sahiptir: üzerinde güğümle su ısıtılır, çay yapılır, ekmek kızartılır, kestane pişirilir... tamamlayıcısı salonda bulunan somyadır. bu ikili biraraya geldi mi tadına doyum olmaz. birde her yıl baca temizleme ve soba borusu temizleme derdi olurdu.
Kışın rüzgarında, soğuğunda içinizi, ruhunuzu ısıtandır.
Çocukluğumun geçtiği, annemin beni sobanın yanında ki leğende yıkadığı, sonbahar yaklaşırken odunları taşımada, çuvala doldurma da babama yardım ettiğim evdir.
Huzurla uyuduğum evdir. Sesine, karanlıkta ki ışığına kurban olduğum evdir. Bacayı temizlerken eski giysileri giydiğim evdir. Soba, çile ve karşılığında değişilmez bir sıcaklık. Kalbimin en derinlerine işleyen. Kimsenin bana veremeyeceği. Çünkü soba ailenin bir parçasıdır.
eskiden güzeldi. hatta cok güzeldi, cocuklugumuzdu cünkü. ama şöyle bi gerçek var günümüz şartlarında ancak 1 hafta cazibesi sürer sonra oflar puflarız. sobalı ev zordur ugrasması temizlemesi. oyuzden sadece anılarımızda pırıl pırıl sıcacık kalmaya devam etsin.
sadece bulunduğu oda için cennet olan evdir.
gel gelelim diğer odalar buz gibidir. özellikle benim odam. babam ceza kesti 9.30 a kadar ufoyu yakma. hesaplamalarıma göre sabahki güneş ışınları odayı o saate kadar sıcak tutuyor diyor. baba güneş mi var da ısıtacak diyorum sus lan pezevenk diyor. nefes verirken ağzımdan duman çıkıyor odanın içi 2 derece lan. donma derecesine geldik.
1980 ler'de çocukluğun doya doya yaşanılan , soğuktan başka gidecek oda olmadığından bütün ailenin konu komşu toplanıp bir olduğu zamanları hatırlatan evdir.
Hâlâ bizim evde mevcuttur. Zahmetli ama seviyorum. Karşısına, kenarına oturunca gayet güzel oluyor. Hea bi de üzerinde çay, çorba v.s yapıyorsun ayrı bir tadı oluyor.
Şuan ki neslin bilemediği , tadamadığı bir tattı sobalı evler . Soba üzerinde yapılan çeşitli faaliyetler olsun , içeriyi cayır cayır ısıtması olsun her türlü süper birşeydi sobalı evler... Ahh ahh o zamanlar.
sobanin oldugu evde huzur vardir abicim ev halki orda bulunur hep ellerde telefon olmaz sobada kestane patates olur iple cekilir patatesin kozlenecegi vakit sohbet muhabbet doludur.