Sobalı evde büyüyen birisi olarak insanların birbirini aşağılaması günü birlik konuşma durumuna geldiği için tebessüm ederek okutturuyorlar kendilerini zavallılar.Ne anlarsınız ki siz fakirliğin getirdiği gururdan paçoz ve bir tarafına sığamadığınız kompleksli tavırlarınızla yaşamaya devam edin.
aralarında bulunduğum ve gurur duyduğum fakirlerdir. siz nereden bileceksiniz len o sobanın üzerine eppek kızartmanın kestane patlatmanın keyfini. ulan 2 defa zehirlendik ailecek o bile güzeldi be hehehehehe pis zenginler getta fakana hiyır *
Öyle fakirdir ki; bazı zamanlar sobayı yakacak odun kömür bile bulamamıştır. Gönlü zengin olan komşuları; yakacak getirmiştir, aş getirmiştir. Üstünden yıllar geçmiştir ama o fakir, komşularını hiç unutmamış her duasına onlarıda katmıştır.
Şimdi doğalgazlı evde otuyordur o fakir, gelgelelim petekde fındık, kestane kavuramaz, ekmek kızartamaz, közde patates pişiremez, banyodan çıkınca büyük bir aşkla sobayla kavuşma anı mazide kalmıştır.
Şöyle bir yazdıklarımı okudum da aslında baya zenginmişiz.
Benim o. Isınmak için sobanın yanında oturan fakirim. Yetmeyip sobanın üstünde çay da yaptım. Yetmedi, sobanın üstünde su kızdırıp onunla duş aldım. O da yetmedi, kestane pişirdim soba üstünde. Hatta gece zehirlenmeyelim diye sobayı söndürüp soğukta titrediğimde oldu.
En azından o insanların ne yaşadıklarını çok iyi biliyorum. Allah yardımcıları olsun...
iyi ki fakirmişim sobalı evde büyümüşüm. o birlikte yaşama kültürünü aldığım için, sik gibi odama kapanıp embesilce yaşamadığım için kendimi mutlu addediyorum.
Benimdir. Evet fakirdik. Çocukluktan Fakir olduğumuzu söylemekten neden çekineyim ki? Şu an değilim, eğer fakirim dersem nankör olurum. Ama olsaydım, yine utanmazdım.