Lake of tears adlı grubun mükemmel parcası.dinledikçe insanda aglama hissiyatı uyandırır.
sözlerini de yazalım tam olsun.
leaving with twilight though i was chosen
to wander the way in the darkest of nights
oh, in the summer sun how soon i came to stray
a true damnation, when i turned away
so fell autumn rain, washed away all my pain
i feel brighter somehow, lighter somehow to breathe once again
so fell autumn rain, washed my sorrows away
with the sunset behind somehow i find the dreams are to stay
so fell autumn rain
blinded by dawning so you would take me
further away, away from the fall
oh, you told me i must never dream again
a true damnation, you left me the pain
so fell autumn rain, but all things must pass
so fell autumn rain, washed away all my pain
i feel brighter somehow, lighter somehow to breathe once again
so fell autumn rain, washed my sorrows away
with the sunset behind somehow i find the dreams are to stay
so fell winter
leziz bir parçadır. sanılanın aksine başındaki melodiyi keman çalmamaktadır. viyola solosuyla başlayan parça hareket kazanarak sizi orgazmın doruklarına ulaştırır. ayrıca (bkz: tapılası parçalar)
parçanın girişindeki yaylı enstruman canlıymış gibi resmen nefes almaktadır. hayranlıkla dinlenilen bir melodiyle insanı büyüler, şarkıyla birlikte yaşadığına dinleyenleri inandırır.
alaca karanlıkta ayrılıyorum seçilmiş olmama rağmen
gecelerin en karanlığında amaçsızca dolaşmak için
ah, yaz güneşinde nasıl da hemen kaybolup gitmiştim
geri döndüğümde, gerçek bir lanet
düş öyleyse sonbahar yağmuru, yıkadın tüm acılarımı
daha neşeli hissediyorum kendimi, daha hafif bir nefes daha almak için
düş öyleyse sonbahar yağmuru, yıkayıp götürdün hüzünlerimi
arkamda günbatımı, düşlerin varolduğunu öğreniyorum
düş öyleyse sonbahar yağmuru
şafak ışıklarıyla kör oluyorum ki götür beni
daha uzaklara, düşüşten çok uzaklara
ah, bana bir daha asla hayal kurmamamı söylemiştin
gerçek bir lanet, bana sadece acılar bıraktın
düş öyleyse sonbahar yağmuru, ama her şey geçmeli
düş öyleyse sonbahar yağmuru, yıkadın tüm acılarımı
daha neşeli hissediyorum kendimi, daha hafif bir nefes daha almak için
düş öyleyse sonbahar yağmuru, yıkayıp götürdün hüzünlerimi
arkamda günbatımı, düşlerin varolduğunu öğreniyorum
düş öyleyse kış
Yağmurlu havalar için hazırladığım çalma listesinde birinci sıradadır, insana bu kadar zevk alabilir mi müzik dinlemekten diye sorduracak kadar hoş tınıları olan bir şarkıdır. Baştaki viyola solosu ve ardından gelen sert distortion gitar insanın içini titretir, sözleri de ayrıca çok derin anlamlıdır.
lake of tears şarkısıdır. şarkıyı ilk keşfettiğim sıralarda liseye yeni başlamıştım. yağmurlu bir günde, kulübede okul nöbetçisi olmuştum. hava hayli soğuk, girdim kulübeye, yanımda da ısıtıcı. taktım kulaklığı yağmur damlalarının cama çarpışını izleyerek öğlene kadar aralıksız bu şarkıyı dinlemiştim. aradan 7 yıl geçmesine rağmen ilk günkü heyecanla dinlediğim 2-3 şarkıdan biridir.
Dinlerken kendimi küçük bir şehrin en işlek caddesinin kenarında akşam üzeri çalan bir sokak çalgıcısı gibi hissettiren şarkı.
Bu dünyaya ait değil gibi bu dünyada olmasına rağmen.
Uykulu bir yağmura tutulmak gibi biraz da.