şerefsizler ara ara damar koyaraktan fena yapıyorlar dengemi yerine getirmek için epeyce uğraşmam gerekebiliyor.
Smallville Season 5 episode 24 sonunda çalan şarkı için
(bkz: depeche mode - precious)
Smallville season 6 episode 3 güzeller güzeli rüyalarımın kızı kara'nın lex'e bi siktir git seni kurtaran ben değilim geyiği yaparken fonda çalan sarkı icin
(bkz: Morcheeba- Gained the world)
an itibariyle 8. sezonun 11. bölümüne ulaşmış dizidir. vay be geçen zamana bakıyorumda clark epey bir yol almış. sadece o değil tabii lana'sı chloe'si efenime söyliim lois lane'i
dıdısının dıdısına kadar.
smallville 4. sezona kadar o kadar sıkıcıydı ki bu dizinin bu kadar yol alacağını tahmin etmiyordum.ancak amcalar özellikle 8. sezonda iyiden iyiye tozutmaya başladılar. tabii bir süre izlemeye ara veripte kankam gibi sevdiğim değerli saf arkadaşım clark'ı özlemiş olmamdan ileri gelebiliyor tabi.
şimdi smallville'e dair bir önceki entyme bakacak olursak en önce söylemek istediğim yahu clark sen ne bahtsız bedevisin be ulan 8 senedir şöyle sırrını bir allahın kuluna açamadın yok bu insanoğlu o kadar mı şerefsiz?
neyse efendim şimdi en son 6. sezonda clark'i yapayalnız ihanete ugramıs lucuk emrah'ın usa subesi modunda bırakmıstık.aradan gecen olayları yazmak bende isterdim ama galiba gecenin bu saatinde üşeniyorum. fakat dediğimiz gibi lana gancıgı dediğimize geldi pişman oldu clark'ı bıraktığı için ama iş işten geçti ya yaa sen lex'e ver ver ondan sonra ya ben clark'ı seviyordum. yok yaa bizim kabak kafalıda bırakacaktı seni öyle lap diye. zira bu lionel'ın clark'ı öldürürüm eger lex'le evlenmezsen tehditi ile durum acıklığa kavusmustu. ( su testisi su yolunda kırılır nitekim lionel 7. sezonda oğlu tarafından öldürülecekti.) yalnız lana akıllı kızmıs itiraf etmek lazım.sezon sonlarına doğru kendi klonlarını bulmuş ve sezon finalinde klonlarından birini arabasına yerleştirip ( 2008 model jeep chrokee dinine yandığım alemde para bok.) tabanları yağlamıştı.
chloe ise 6 ila 7. sezonda pek çizgisinden sapmamış sadık bir arkadaş olmuş ancak kariyeri aşagılara doğru kaymaya başlamıştır. ne varki jimmy denen pezevenkte hala ne bulduğunu anlamış değilim.
efenin tüm bunları geçelim zaten 7. sezon ile ilgili yukarıda oldukça bilgi mevcut. gelelim 8. sezona
(amanında minnoş) öncelikle 7. sezon sonunda lex clark'ın sırrını en nihayetinde öğrenmiş ve sonrasında çıkan arbedede koca kaleyi yıkmışlardı.8. sezonda luthorcorp'un başına en az lex kadar şeytan bir hatun mercer gelmiş ve cayır cayır lex'i aramaktadır aynı amanda green arrow ve ekibi de clark'ı aramaktadır. bu da işaret eder ki yeni sezonda bu hatun ile kapışacak elemanlar. yeni sezonda maalesef lana , kara ( amına koymuşlar dizinin nıç nıç) lex yer almıyor. ( şimdilik) ancak 8. sezonun en bomba değişikliği şüphesiz chloe'de olan değişiklik. amanın bir "sempratik bu hatun bir sempatik 1lan nolmuş buna" demedim değil. ( a.q magazin haberi mi yazıyorum spoiler mı belli değil.) ayrıca lois hafiften hafiften yakmış abayı esas oğlana. ( biz bu ibneye ezik filan diyoruz ama dizide ne kadar hatun varsa çakacak bu herif. o mu ezik yoksa biz mi anlamadım neyse kanka dedik böyle düşünmek yakışık almaz.)
neyse efendim fazla lafı uzatmadan herkesin ciyak ciyak bağırdığı olay yine gerçekleşmiyor ve clark yine ayakkabı yakmaya devam a.q uçmak filan hikaye. ancak 8. sezon diğer tüm sezonlara göre biraz daha hızlı olacakmış gibime geliyor şöyleki fantom zone'a geri dönüş lana'nın birkaç bölüm diziye dahil olması enteresan ambulans söförünün bir numaralı alien'ın amına koyacak bir potansiye olması gibi yayık ayranı gibi uzatılacak konular oldukça iyi işleniyor. ehh smallville severlere iyi seyirler dileyelim bizde.
izlediğim film-dizilerin soundtracklarıyla kafayı bozan bir adam olarak, bölümleri içerisindeki parçaları gerçekten takdire şayan bulduğum dizi:
çok gerilere gitmeden, altıncı ve yedinci sezon müziklerinden bahsedeceğim izninizle, spoiler olabilir, korunun.
evet,
aklıma ilk önce, lex'in karizmasıyla level 33.1'in koridorlarında yürürken çalan afi - prelude 12 21 geliyor, mükemmel bir parça, sanırım, dinleyicisi için tek kötü yanı, parçanın yaklaşık iki dakika sürmesidir, gelir, eser ve geçer.
sonra bir josh kelley parçası, cain and able geliyor aklıma ve gözümün önüne: tüm smallville sakinleri şükran-günü sofrasındayken, hepsi mutlu, supermanimiz mutlu, arka planda hafif hafif çalar, mest eder, bense yok böyle bir şarkı derim içimden.
samantha mollen - closer to you parçası var değinilmesi gereken, yavaş, etkileyici ve dinleyicisini çok uzaklara götüren bir parça.
ah, rise against - roadside parçası: lex, clark'a lana ile düğününün davetiyesini getirir ve "I want you to be there on her wedding day..to see what you lost" der, ne koyar bu laf hem bana*, hem de clark abimize, n'aptınız be abi derim, bölüm biter.
snow patrol - you could be happy parçası, yine snow patrol yapmış yapacağını dedirten bi parça, öyle ki şiddetle tavsiyedir,
bir de, gözümün önünden gitmeyen bir sahne daha var, arka planda patty griffin - heavenly day çalarken lex ve lana'nın evlenmesi, clark'ın da bunları uzaktan seyretmesi sahnesidir, bir şarkı ve sahne ancak bu kadar cuk oturur, çok koymuştur o sahne bana sözlük, canım acıyor.*
sonrasında kelly clarkson'ın sober parçası var, "here i go with all my thoughts i've beein saving" der, o derinden etkileyen sesiyle, yine smallville'in müzikten sorumlu arkadaşının sol kulağını çınlatırsınız.
bölümlerden biri, yanılmıyorsam lana'nın clark'ın güçlerine sahip olduğu bölüm, çok sevdiğim travis- my eyes parçasıyla başlamıştı, heyt be demiştim, bildiğim parçalar çalınca daha bir tatmin oluyorum sözlük, tamam diyorum, demek ki zevkime göre bir diziyi izliyorum,* neyse konu dışına çıkmayayım.
sonra bir lana-clark sahnesi var, tabii bölüm sonunda yine, arkada da buddy - 11 22 çalıyordur, clark "geleceğimiz ne olur bilemem" der lana'ya, alttan hafif hafif okşayan bu parçayla kendinizi kaptırıverirsiniz diyaloga.
bir de interpol parçası var, olmalı zaten: pioneer to the falls, yine lex, karizmasıyla karşımızdadır, arkadan da interpol seslendirir: "But if it's still pretty, What with all these weeks, Will we find love, And supervise", hell yeah derim içimden*,
clark'ın yaşanan her olaydan lex luthor'u sorumlu tutup lex'in malikanedeki odasına dalarak hesap sorduğu bölümleri unutmadığımız dizi. uncyclopedia'da süper değinmişler;
Clark: Hello Lex.
Lex Luthor: Clark what's happening?
Clark: Lex, I just heard that a man died of a heart attack somewhere in Cambodia. Did you have anything to do with this?
Lex Luthor: Um... No?
Clark: I'm on to you, Lex!
[Clark walks away, glaring at Lex suspiciously]
...
[Clark walks into Lex's office]
Clark: Lex! I just found out something strange.
Lex Luthor: What is it now, Clark?
Clark: Both the Jews and the Romans say that they didn't crucify Jesus Christ.
Lex Luthor: Yeah, so what?
Clark: Quit playing games, Lex. I know you're the one behind this. Admit it, you killed Jesus!
Lex Luthor: ... Get the fuck out of my office, you moron.
Clark: This isn't over. You won't get away with this.
[Stalks out in an angry fashion]
dizinin sekizinci sezon beşinci bölümü, smallville'in bugüne kadar izlediğim tüm bölümleri arasında an itibariyle bir numaraya oturmuş ve şimdiden yerini garantilemiştir.
--spoiler--
öyle ki, lois lane, derinlerde bir yerde clark'ı sevdiğini bu bölümde itiraf etmiştir,
bununla beraber, yine lois'i tüm bölümleri boyunca, bu bölümden daha sempatik görmemiştim, tek kelimeyle, bayıldım.
alternatif superman hikayesidir, uzatılmıştır, pek fazla gına vermemekle beraber dünyadaki tüm çizgi karakterleri vizyona taşımıştır. (bkz: herşeyden konuşan adam) teklifleri kabul ettiğinde, oynadığı son bölümle seyircisine elveda diyecektir.
9. sezonu hiç ilk 8 sezonu gibi başlamamış dizidir.
yönetmen veya senarist değişmiş galiba. eğer değişmediyse adamlar kendilerini bir kaç ayda süper geliştirmişler.
--spoiler--
9x7' e göre türkiye'de çöl vardır. Dizinin senaristleri ,yönetmeni hiç mi araştırmıyorlar dizilerinde belli olayların geçtiği ülkeleri . Bu çöllerde deve ile ulaşım ihtiyacını karşılayan birini görecek miyim diye baktım , neyse ki o yoktu.
--spoiler--
gıcık olabilinen ama superman tarihine saygı duyulması gereken dizidir.
fikir müthiş olm. kimin aklına gelmiş superman'ın çocukluk yılları. kazık kadar adamım halen izliyorum ama sınıra dayandık artık, nerde lan kristin kreuk. yemişim superman'ı bana kıristini verin.
--spoiler--
9uncu sezon başında, bir grup kriptonian askerin dünyanın farklı yerlerine aile işaretlerini de bırakacak şekilde düşütğünü görüyoruz. sonrasında 9*3 te ise bildiğimiz superman ambleminin konya taraflarıdna olduğunu da görüyoruz.
--spoiler--
10. sezonun olacağı duyurulmuş süperkahraman dizisi, pek çok kişi tarafından fazla uzatıldığı düşünülse de 10. sezon haberi sevenlerini muhtemelen memnun edecektir.
Türevlerine göre Türkiye'de fazla ilgi görmemiş bir dönem cnbc-e'de yayınlanan Süperkahraman dizisidir. Superman'in superman olmadan önce gençlik ve gazetecilikteki ilk yıllarını konu alır, Clark Kent karakterini Tom Welling canlandırmaktadır, özellikle ilk sezonlarda pek çok bölüm birbirine benzemesine ve aksiyon sahnelerinin sönük kalmasına rağmen izlenesi, sevilesi nitelikte bir dizidir. izlenilebilirliği Lana karakterini canlandıran Kristin Kreuk'un güzelliğinin katkısı da oldukça büyüktür. Ana karakter Clark Kent alışılagelmiş süperkahraman profilinin aksine her ne kadar odunluk derecesinde iyi niyetlilik sergilese de beyin kaslarının karın kaslarının karın kasları kadar gelişmemiş olsa da bu haliyle ilginç biçimde diziyi izlenip sevilebilir kılmaktadır. Ayrıca Lex ve Lionel Luthor arasında geçen diyaloglar izleyene aforizmalar ziyafeti sunmaktadır. izlerken kendinizi çok kaptırırsanız Clark Kent'in Lana Lang ile inişli çıkışlı aşk hayatı hakkında kendinizi feci halde söylenirken bulabilirsiniz.
bizde gösterilen bölümlerinde the force unleashed karakteri elemanı konuk eden, güncel bölümlerinde ise iyice uçmuş, chloe salağını- paçoz kadın- iyice öne çıkarmış, hatta green arrow ile aşk yaşatmış, etraf süper güçlüden geçilmeyen dizi. tom welling'in de süper rol kabiliyeti üzerine eklenince ortaya hikayeden bir yapım çıkıyor.