şu ana kadar çekilmiş en mükemmel gençlik dizisi. başlayınca aralıksız tüm bölümleri izlemeye başlıyıp kendini durduramıyor insan. final dönemi başlamakta hata yapıp tüm finallerime sıçmış olsam da pişman değilim.
bu arada sid, bırak cassie'yi falan tüm çaren benim bebeyim.
Daha ilk 2 sezon ve 3. sezon 1. bölümü bitirdiğim dizi. Hayata pembe gözlüklerden bakmayınca nasıl da endişeleniyoruz, değil mi?
--spoiler--
Kafa çekmeyi benimsemiş hayatın zorluklarıyla savaşan gençleri anlatan bir dizi. Diziyi izlememin yegane sebebi Sid'in milli olmasını görmekti. Önemsiz sebeplere dizinin güzel olmasını da ekleyebiliriz. Sonunda Sid milli oldu sanırım Michelle denen kızlaydı veya Cas'le. Her neyse Tony zaten 1. sezon abarttı her şeyi güzel oldu araba çarpması ona. Adam oldu. Cassie ise ayrı bir alemde. Anwar desen tek düşündüğü sürekli sevişmek. Maxxie zaten ne olduğunu biliyoruz. Chris en çok sevdiğim adamdı o dizide. Öldürdüler onu da. Bakalım yeni jenerasyonun ilk bölümünü izledim güzeldi. inşallah böyle devam eder.
--spoiler--
Ingiltere kulturune ozendiren ve bağimlilik yapan bir dizidir, 7.sezonunu bekliyorum ve bu arada birilerine izletmeye calisiyorum fakat ilk 5 dk izledikten sonra kapattıklarini soyluyorlar.
18 yaş altı kişilerden oluşan oyuncu kadrosuyla 18 yaş üstü kişilere hitap eden; ingiliz aile yapısı ve kültürel bozukluğunun onarılamaz boyutlara geldiğini gösteren ingiliz yapımı gençlik dizisi.
ilk iki sezonu harika olan ingiliz yapımı gençlik dizisidir. Sevdiğim tek gençlik dizisi diyebilirim. 3 ve 4. sezonlar da izlenilesi sezonlar ama Effy'nin bunalımları çok saçma geldiği için ve ilk iki sezondaki karakterleri özleyeceğiniz için daha sönük geçer.
Diziyi sevmemin bi diğer nedeni de dizide sevdiğim şarkıların kullanılmasıydı. Mesela 1. sezon finali harikaydı arada tekrar açar izler, dinlerim.
Çok da duygulanıyorum be sözlük.
ove ove bitirilemeyen ingiliz genclik dizisi. ilk sezonun yarilarindayken sikilip birakmistim, devami bir turlu gelemedi. ama turdesleri arasinda en iyisi muhtemelen skins'tir.
game of thrones un muhtemelen tüm demirbaş kadroyu zamanla alacağı dizi. önce chris, sonra cassie derken yakında michellei lord baelishin yanında filan görebiliriz. max de sir lorasa verir filan, bakarsınız jalkhaleesinin yeni sözcüsü olur, tony olsa olsa gece nöbetinde mutfak işlerine bakar. bir sidden bi bok olmaz o kadar.
--spoiler--
5 ve 6. sezonundaki jenerasyonunu sevmediğim dizidir. başlamışken bitireyim derken rick ve grace'i çok sevdim birbirlerine olan bağlılıkları çok tatlıydı. 6. sezonun 2. bölümünde grace'in ölümü gözlerimin dolmasına sebep olmuştur. kendimi tutmasam ağlayacaktım rich'in haline. diziyi izlemeye devam edersem de rich'i sevdiğim için izlerim ama pek sanmıyorum. ilk sezonun tadını veren tek ilişki grace ve rich'in ilişkisiydi çünkü.
7. sezonu başlamış olan dizidir. üstelik önceki sezonlardan naomi ve effy oynamakta. eski karakterleri özlediğim için ilk bölümünü izleyip pek beğenemediğim dizidir. çok sıradan bir bölüm yapmışlar skins'le alakası yok.
ve sanırım uludağ sözlükte sadece benim takip ettiğim dizi.
ilk bakışta gençlik dizisi gibi görünsede ki kanımca ilk bölümde yönetmen böyle bir izlenim bırakmak istemiş. dizi asıl olarak gençlik sorunlarını ingiliz aile yapısı ile ilişkilendirerek ingiliz toplumunun içinde bulunduğu açmazı gözler önüne sermeyi hedeflemiş. ağır bir drama üzerine zekice işlenmiş mizah destekli kurgu ve ana karakterlerin bolca parti ve seks dolu hayatlarını konu alan senaryonun da çekiciliği ile keyifli bir seyirlik ortaya çıkmış. kimilerince gossip girl'den farkı olmadığı iddia edilsede, 7. sanatın her dalında olduğu gibi skins'de de avrupa gerçekciliği ve şeffaflığı, gossip girl'de yaratılan sahte gerçekliğin bir adım önüne geçerek kimi bölümlerde gönül tellerimizin cızlamasına sebep oluyor.
zengin, mutlu ve kusursuz gençlik parodilerinden sıkılanlar için skins soğuk havada yüze patlatılan bir tokat etkisi yapacaktır.
en sevdiğim gençlik dizisidir. bi süre sonra karakterler sanki uzun süredir tanıdığınız insanlarmış gibi gelir. iki sezonda bir karakterlerin değişmesi üzücüdür. en sevdiğim ilk jenerasyondur.
skins tarihinin en dramatik sezonlarından biri olduğunu anladığım bölümdür. bu bölümde effy'ye gıcık oldum açıkçası, kevaşelikten ölücek artık öyle bir hale gelmiş. naomi'ye geçmiş olmuş o iyi kızdı ama işte hayat.. emily'yi bu sezonda görünce çok sevindim sevdiğim enteresan karakterlerden biriydi ama naomi'nin kanser olma durumu gerçekten üzücüydü. 2. bölümün sonunda bu sezon güzel değil izlenmez dedimse de sonra cassie'yi görmek beni sevindirdi. en sıradışı hatta deli diyebileceğim cassie bu sezonu renklendirecek olan karakter olur büyük ihtimalle. çünkü effy ve olayları gerçekten hem sıkıcı hem de sinir bozucu. büyük burunlu patronunun iticiliğinden bahsetmiyorum bile.
--spoiler--
dizi takviminde "skins 3. bölüm - yarın" yazısını gördüğüm an haykırasım geldi. anında 2 bölümünü izledim ve effy'e hayran kaldım. bu kız güzel. hala çok güzel.