konu itibarı ile kendimizden ne kadar uzaklaşabileceğimizi ya da uzak kaldığımızı da anlatan 3-5 kere izledikçe daha da kendini lzeten değişik konulu bir animasyon.
şizofrenik bir insanın kendisinden ve hayattan ne kadar uzaklaştığını gösteren harika bir kısa animasyon. bence film sonundaki, adamın buradayım çığlıkları onların hala toplumumuzun bir parçası olduğunu bize hatırlatmak için konmuş olabilir.
yaşadıklarının düzeleceğini düşünerek ikinci kez bir meteorun altında kaldıktan sonra bilinci 75 santim aşağı kayan adamın hikayesidir. Şizofreniz ile alakalıdır.
an itibari izledigim kisa filmdir. iyi basladi hersey guzel ama herseye 91 cm mesafe koyarken neden teleskopa direk bakiyor onu biraz yadirgadim fakat gayet guzel gibi.
Jérémy Clapin'in 2008 yapımı, "sağ elini kullananlara göre dizayn edilmiş bir dünyada solak olmanın zorluğu"nu anlatan animasyon kısa film. Gerçekten başarılı!..**
Gerçeklikle tek bağını yitiren ve bunun bilincinde olan bir şizofreni anlatan animasyon. Filmdeki anten, Henry'nin gerçeklikle tek bağlantısı. Anteni kaybedince gerçeği de kaybediyor. Normalden 91 cm uzakta kendi gerçekliğini yaratıyor. Ayrıca her yönden kendine uzaklaşıyor yalnız yere olan uzaklığı değişmiyor. Aslında bu da dış gerçeklikle bağının oynamalara uğradığını fakat tek gerçeğinin yani Henry'nin şizofren olduğu gerçeğinin sabit olduğunu anlatıyor. Bir de teleskoptan dışarı bakarken arada 91 cm yok, dikkat!! Bu kendine değil, gerçekliğe olan uzaklığı vurguladığının göstergesi. Ayrıca şizofren olduğunun bilincinde. The Beatiful Mind.
Harika bir kısa film. Anlamadığım tek şey esas oğlanla doktorun "meteorla-asteroid" tartisması.
Bir de annenin ikinci arayisindaki endişeli telefon konuşması süperdi. Kafamda soundtrack'i dönüyor.
Meteor çarpması filan yok tamamen kendi iç dünyasında kendinden uzaklaşmasını metaforlarla anlatmış bir mucize beklemiş ve yine bir metaforla ikinci gök taşı düşmüş insan. Hepimiz bir mucize beklerken daha da batarız fikriyle adam bu sefer de yere batmış sonunda kendi iç dünyasıyla barışma hissine kavuşmuştur, tabi ki bu yol intihardır.
Aslında meteor filan çarpmamış psikolog hep hayretle notlar almış sonunda ölmüştür belki de olmuştur demek daha doğru.
muhteşem bir kısa film. izlemeyenler okumasa iyi olur çok tadı kaçmaz ama yine de okumayın spoiler sayılır.
müziği gerçekten muhteşem. onun dışında çizimle senaryonun uyumu da çok iyi. konusu çok güzel. arada bir açıp izlerim.
galiba sonunda adam intihar ediyor bir de. etraftaki her şey karanlıkta kaybolduktan sonra kendini camın etrafına çizmiş olduğu görülen yerde galiba camdan atlıyor.
kendinizden uzaklaşıyorsunuz, kendinizi tanıyamaz hale geliyorsunuz. aynaya baktığınızda bir yabancıyla karşılaşıyorsunuz. zamanı geri alıp sizi bu noktaya getiren şeylerden kurtulmak istiyorsunuz. sonrasında daha da dibe batıyorsunuz. her şey daha da kötüye gidiyor. sonra sessizleşiyorsunuz, insanlardan uzaklaşıyorsunuz. ve sürekli aynı saçma şeyleri düşünüyorsunuz.
bunların üstüne gelip bir de bunu izlerseniz işte epey etkileniyorsunuz.