2 sene boyunca her türlü ilacı denediğim acı dışında bi bok hissetmediğim iğrenç yara. alternatif çözüm yöntemi söylendiğinde zerre inanmadığım ama başka çarem olmadığı için bir yerlerden tuz çalıp üstüne sürme yöntemini uygulayıp 2 günde kurtulduğum şey. harbi gittim tanıdığım birinden tuz çalıp yaraya sürdüm. geçti. götün önde gideni oldum.
Kendilerine kriyoterapi adı verilen bir tedavi yöntemiyle savaş açmış bulunduğum iğrenç ötesi anormal doku. 3 aydır kriyoterapi yaptırıyorum, inatla yeniden çıkıyor. Son kryoterapi yi yapan bayan doktorun çok güzel olması sebebiyle tedavi sırasında acı tepkisi vermedim, o da "hmmm daha canlı tabakaya gelmemişim neşteri biraz daha derine vuriyim" deyince yürüyemez oldum. Canım çok acıyor sözlük. birileri gelsin işesin şu yaraya.
adamın hayatını siken hastalık. Ülkede 6. Yüz nakli yapılmış, sayısız kalp nakli yapılmış hala buna çözüm bulamıyorlar ve hakikaten mantık almıyor. Doktora gidiyorsun ''okut'' diyor aga, amına koyayım böyle tıpın ben. Neyse benim siğil konuma gelelim;
Daha önce de bu başlığa yazmıştım. aylar önce ayagımın tam altında her gün büyüyen ve acıtan bir yeşilimsilik vardı. Bilmediğim için genel cerrahiye gittim, o da nasır bu diye tuttu kesti orayı. Patolojiden sonuç sihil olarak çıktı. Neyse ilerleyen süreçte dikişler alındı falan, ayak normale döndü. Aradan 3 ay geçti ve şişlik yine başladı. Geçer diye bekledikçe beyazlaştı ve daha çok büyüdü. Ayağın üstüne basamayacak hale geldim ve cildiyeye gittim. Verritol verdi, 3 ay kullan, geçmezse gel dedi. 3 ay doldu ve bir sike yaramadı. Üstelik verritol'u sürdükçe daha çok büyüdü. şu an derinin altı yetmediği gibi de ayağımın altında baloncuk oluşturdu, hiç basamıyorum ve topallıyorum. Ayak parmaklarının altındaki kemiğin anası sikildi oraya yüklenmekten. Hayatımı sikti anlayacağınız. Yakma deniyor, dondurma deniyor, soğan deniyor, okutma deniyor, tuz çal gibi sikimsonik şeyler bile deniyor. Fakat hiç birinde kesin sonuç yok. Biz ülke olarak yüz naklini değil, siğil sorununu aşarsak tıpta çağ atlarız. Kaç aydır moral kalmadı, yürüyemiyorum ve her gün acı çekiyorum. Verrutol'u kullanmadan önce burada rahat 10 kişi kullan geçer dedi ama bir sike yaramadı. Bakıyorum biri yaktırdım ama devam etti diyor. Biri dondurdum ama daha da büyüdü diyor. Bıktım topallamaktan, bıktım her adım attığımda acı çekmekten, ayağımın altını her gördüğümde üzülmekten. Bazıları da lazerle oyup, hava ile doku basarak anında yarayı kapatıyorlar diyor ama bizde özel hastaneye gidip o parayı verecek göt yok maalesef. Yakında köküne neşteri vurucam az kaldı, yeter bu dert amk.
siğil çıktığında vücüdumda doktora gittim ve verdiği ilaçlar işime yaramadı. ardından bi arkadaşımın tavsiyesini dinleyip hocaya gittim. okudu ve ip bağladı o bölgeye. bombayı patlatıyorum : gerçekten işe yaradı !
lanet ötesi, pislik bir oluşumdur. olanlara şimdiden geçmiş olsun. yaklaşık 6 ay önce sağ elimin işaret parmağında ** minik bir nokta belirdi, aldırmadım * git gide büyüdü, büyüdü en sonunda siğil oldu. okutturdum, incir sütü sürdüm, tuz gömdüm, dolunayda etrafını çizdim, il 33 adlı asitten sürdüm *, haşlanmış bamyayı koyup sabaha kadar bekledim, geçmedi. doktora gitmek son çareydi artık. neyse gittim donduracağız dedi, önce itiraz ettim 'nayır, nolamaz' dedim. sonra kuzu kuzu cesaretimi toplayıp evet dedim. doktor işlemi uygularken fazla acı hissetmedim. bu işlem yapıldıktan 3 gün sonra siğilin etrafı kalkmaya başladı. tabi ben bunu görür görmez tutup çektim, çektim..koptu en nihayetinde. biraz yara izi kaldı ama doktor bactroban adlı krem verdiydi onu sürdüm düzeldi parmağım. aradan 10 gün geçti küçük bir nokta aynı yerde belirdi deja vu. e ben bu filmi önceden gördüydüm zaten. gene çıkıyor g*tveren. neyse zaten doktor 20 gün sonra tekrar gel dediydi. tekrar gittim. gene dondurdu bu kez biraz daha fazla acıdı. ama bu hayatta ne acılar var bunlar fıs dedim, teselli ettim kendimi. şişti dondurulan yer bende iğneyle deldim *. deriyide tırnak makasıyla kestim. acımadı tabi. şu an çok şükür kurtuldum bir daha çıkmayacak inşallah. yeri falan da kalmadı. sözün özü ; doktora gidin önce.
çocukken, kurbağaların fırlattığına inanılan, vücudun herhangi bir yerinde ( çoğunlukla ellerde ) görülebilen ve halk arasında sivil olarak bilinen bir tür, çıbanımsı, sivilcemsi cilt yarası.
BAğışıklık sisteminin güçlendirilmesiyle vücuttan kolayca atılabilen virüs.Deri üstündeki yaraların kişiye durmadan göz kırpıp,ben buradayım demesi ve kişinin moralini zamanla azaltması suretiyle hızla büyür.Efendim nasıl kurtulacağız bundan?Fizilsel yöntemlerle ya ilaç süreriz,ya yaktırırız,ya dondurturuz daha cıvık bir görüntü oluşur ve moral daha da batar.Ben bundan kurtulamam düşüncesi hasta kişinin siğillerinin daha da artmasına sebep olur.Halbuki büyüklerimizin uyguladığı dua okutma,tuz çalma,sarımsak sürdürme,tereyağı kavanozunda 3 gün durup o yağı yiyerek ölen hamamböceğinin kafasını ezip yatsı namazından sonra siğilin üstüne 3 gece 7 sabah sürme vb. placebo teknikleri kişinin manen güçlenip,inanç yoluyla bedenini yönetmesiyle bu çirkin yaralardan kurtulmasına olanak sağlar.Geçecek diye düşünün geçecektir.Saygılarımla.
dua okunarak yok edilmeye çalışılan virüs. dua okunarak üzerine üflenirken siğilin etrafı tükenmez kalemle çizilir.
Not: inanmamıştım ama benimkiler kayboldu.
