dün başıma gelen elim ve bir o kadar vahim olayı sizlere anlatmak istiyor yine de bundan hicap duyuyorum.
yazarken bile yüzüm kıpkırmızı kesiliyor maalesef.
cuma günü haftasonu için güneye inmiştim. şehir ismi vermiyorum.
fakat sonbaharın gelmesinden mütevellit oldukça rüzgarlı bir havaya sahipti. boynumdaki şalı saçlarım uçuşmasın maksadıyla saçıma sarıverdim.
gözlerime kum kaçmasın diye hızlı hızlı yüzümü kapatarak yürürken, biri kolumdan tuttu. şaşırmıştım.
kafamı kaldırdığımda genç sarışın yeşil gözlü tatlı bir ingiliz kadın ve kocası olduğunu tahmin ettiğim bir bey vardı, kızgınlardı.
mükemmel aksanlı ingilizcemle, gayet nazik bir biçimde "sorry but, what are you doing mother fucker?" dedim. kolumu acıtmıştı.
o ise türkçe konuşmayı tercih etti, " siz türbanlılar çok barbar. dün bana küfür etmek, saçımı seçkmek, etek giydim için diyerek kızmak" gibi bir şeyler saçmaladı...
olayı kavramıştım, bazı akapeli türbanlılar bu kızcağız açık saçık giyindi diye saldırmışlardı. üzüldüm,
"onlar akapeliler keşke sen de bir yumruk çakıverseydin. neyse üzülme..." deyip teselli ettim. kollarımda ağlamaya başlayınca gözlerim dolmuştu. sarıldık, gönlünü hoş edip yolladım.
ortalıkta hiç türbanlı göremediğimden kimseyi recm edemeyip sahile yürüdüm.