elinizde ne var ise atınız efendim, zaten bu ülke de bütün siyasetçileri hain, kötü niyetli insanlardır! gün gelmiyor ki halkların kardeşliği propogadamız ile nam-ı değer fuhrerimiz apomuz gelse! değil mi? tamam siz şimdi biraz daha türk solu gazetenizi filan okuyun, iyice ezberleyin hepsini sorucam! buraya yazınız hepsini! ya da at gözlüğünüzü çıkartın, biraz etrafınıza bakın, türkiye de neler değişti? ama hayır değil mi? hayır, dediğinizi duyar gibiyim. tamam! statükoya aynen devam o zaman!...
obje değil, igdiş etmeyen, küfür etmeyen, insan eden subjeler atılmalıdır.
subje yağmuru altında, objelere sığınan adamın bir şeyleri farkedememesi mümkün değildir.
obje yağmuruna tuttuklarınız, objelerin gerisinde öyle subjeler üretirler ki aranızda kainatı aşan uçurumlar pluşur.
zaten yeterince uzak uçurumların, ulaşılmaz fikriyatlara sahip güruhların toplumu deyilmiyiz.
neden ulaşılmaz güruhlar olarak kalmak yerine sınırdaş topluluklardan gelip, ortak ve barışık bir toplumda yaşayamıyoruz?
(bkz: cep telefonu)
seçime az kaldı ya, insafa gelip kontör yükleyip geri verebilirler.
malum öğrencilik, aha bi saniye kontör bitti değil mi, kredi efendim kredi.
