Osmanlı zamanında sivas eyaletinde yaşayanlara verilen ad.
O zamanlar anadolu'da komşu 5 büyük eyalet var.
hüdavendigar, istanbul, ankara, kastamonu, sivas eyaletleri.
işte o eyaletlerden sivasta yaşayanlara sivaslı denirdi. Sonra türkiye cumhuriyeti'nde sivasın küçük bir parçasu sivas ili olarak devam etti.
kastamonu eyaleti vardı. Ticaret yaparak zengin olmuşlardı. ismet paşa'nın emri ile Kabotaj kanunu ile deniz ticareti yasaklanınca kastamonu da fakirleşti. Zaten kastamonu eyaleti türkiye cumhuriyeti ile bir sürü parçaya bölünmüştü.
hüdavendigar eyaleti de bölündü. bursa en büyük şehri oldu.
bugun sivaslıyı; yakanlar, yakılanlar diye gruplandıranlar yarın "türk"ü çeşitli gruplandırmalara sokacaklardır. nedir bu ayrımcılık, grupculuk ? faşistmiş, ayrımcıymış, ırkcıymış... yok ebenin ami ali sami... - ben neymişimde haberim yok -
sivaslı; sivaslıyım diyen herkestir. he bi'de en asil duygunun insanıdır.
kapıyı açık ya da kapalı olarak gören insanlardır. aralık diye bir şey yoktur sivaslı için. insanları mezheplerine göre değil karakterlerine göre gruplarlar. *
sanırım dünyadaki sivaslı nüfusu, türkiye cumhuriyeti nüfusundan daha fazladır.
arkadaş, dünyanın her yerinde mi olunur ya? çöllerden kutuplara, asya'dan amerika'ya, sağdan sola, yukarıdan aşağıya 7 harfli;
sivaslı.
ihracat yapmak için ülkeler araştırırken her yerde iletişime geçtiğim sivaslılar,
dünya'nın en bilinmedik, küçücük bir adasına tatile giden bir arkadaşımın orada yerleşik sivaslı görmesi...