kurulu düzene karşı çıkma durumudur. sağ sol görüşle ilgisi yoktur. demokrasi ile dini inanç ya da inançsızlıkları sindiremeyen bünyeler bu ruh haline girer. her yerde olduğu gibi sözlük içinde de mevcuttur bu bünyelerden yönetim farkındadır ama hatırlatmak farzdır yine de.
sistem karşıtlığı* zorbalık ile bir sistemin uygulanmasını isteyen bir olgu değildir, aksine her türlü dayatmacı ve baskıcı anlayışa isyan eder, başkaldırır. yani misalen sözlük hali üniter sözlük anlayışına karşı çıkar sistem karşıtı biri, sözlüklerin herkesin düşüncelerini açık bir biçimde ortaya koyması gereken mecralar olduğunu düşünür. eğer bir düşüncenin kısır ve kadük olduğunu düşünüyorsa onun yanlışlığını kendi düşüncesine, argümanlarına ve evrensel gerçekliklere göre çürütmeye çalışmalıdır, kişiyle veya onun herhangi bir +/- özelliğiyle dalga geçerek değil. sistem karşıtlığı benmerkezcildir, yani insanı ve doğrularıyla yanlışlarıyla insanın özgürlüğünü ele alır, ancak birinin özgürlüğü diğerine zulüm getiriyorsa** buna da karşı çıkar. sözlüğe uyarlanırsa aslolan moderasyon değil yazarlardır, moderasyon aradaki dengeyi sağlayan ve aksaklıkları çözen gözetmenlerdir, eğer bu durum tersine döndüğünde moderasyona da tavır almasını bilir sistem karşıtı. yani ota boka isyan, her önüne fuk yu! çekmek değildir. özetle ve genel tanımıyla millet/halk sistemin kölesi, güttüğü koyunu değildir, egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.