Gizli cennet tanımına bu kadar uyan bir şehir daha yoktur diye düşünüyorum, 2 yılda bir yazları kaçamak yapmak için kaçarım sinop'a, merkezde insanlar sakin ve çok nazik, denizi eskisi kadar olmasada güzel ama eski günlerini aratıyor, mekanları çok güzel, bazı yerler varki istanbuldaki mekanlara parmak ısırtır, fiyatlarıda gayet makul.
oraya gidildiğinde mutlaka tarihi cezaevini gezmelidir insan. aşağıda bilgisi mevcuttur.
Üç yanı deniz olan ve tarihi kale duvarlarının içerisinde yer alan cezaevine ev sahipliği yapan kale yaklaşık 4000 yıl önce bölgenin hakimi Gaskalılar tarafından yapılmıştır. Grek, Pontus, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlılar kendi dönemlerinde kaleyi korumuş ve güçlendirmişlerdir. Kalenin cezaevi olarak kullanımına ait en eski belgeler ise 1568 yılına dayanmaktadır. Evliya Çelebi seyahatnamesinde bu zindandan şöyle bahsetmiştir;
"Büyük ve korkunç bir kaledir. 300 demir kapısı, dev gibi gardiyanları, kolları demir parmaklıklara bağlı ve her birinin bıyığından 10 adam asılır nice azılı mahkumları vardır. Burçlarında gardiyanlar ejderha gibi dolaşır. Tanrı korusun, oradan mahkûm kaçırtmak değil, kuş bile uçurtmazlar."
bazılarının varlığından haber olmadığı şehir. e nasıl olsun tabi onlarda haklı amk. memleketin adını haberlerde yılda bir bilemedin iki kere duyuyoruz.
- nerelisin?
+ sinop
- orası neresi yaa türk değil misin? .ss
+ yok aslen irlandalıyım ben.
- gerçekten mi?
Nükleer santralin yapılmasını kesinlikle istemediğim ve herkes tarafından da bilinmesini istemediğim şehirdir. Bu şehirde doğmadım ama bu şehirde yaşamayı ve yaşlanmayı düşünüyorum. Doğanın bozulmadığı sessiz sedasız kendi halinde olan insanların şehrinde..
Nükleer santrali çok beğendikleri antalya, muğla hatta seçimlerde kazanamadıkları izmir'e yapsınlar belki izmir metrosu daha iyi bir konuma gelir. O yüzden sinop'un peşini bıraksınlar.
içerisinde hiç trafik lambası göremediğim şehirdir. ciddi ciddi gözüm lamba aradı bu şehirde. ayrıca düz yol bulmak da çok zor. her şeye rağmen gerçekten güzel bir yer. türkiye'nin en mutlu insanları da buradaymış ayrıca.
bir kastamonulu olarak söyleyebilirim ki ; kesinlikle ama kesinlikle türkiye ye fazla bir şehirdir.
tam avrupai bir havası vardır, insanı , kentin güzelliği vb.
1-) trafik olayı aşılmıştır. bir kere düşünün ki şehirde 1 tane bile kırmızı ışık yok. ve trafikte sıkışık ilerlemesine rağmen, doğru dürüst yolu olmamasına rağmen, ne bir kaza oluyor ne bir sıkıntı.
hatta ve hatta yabancı plaka gördükleri zaman durup size yol vermeleri insanı cezbediyor.
2-) insanı o kadar kibar ki , adres sorduğunda utanmasa seni alıp adrese götürecek. şehrin genelinde böyle bir hava hakim, sanki kendilerini dünya genelinden soyutlamışlar, sinop ta mutlu mesut yaşıyorlar. ulan bir tane asık yüzlü insan, sokakta tartışan iki kişi olmaz mı ?
3-) çok çok çok güzel bir turizm kenti. küçük evet, imkanlar eğlence mekanları kısıtlı evet, ama ne olursa olsun, sinop karadeniz de değil ege ve ya akdeniz de olsa, çok samimi olarak söylüyorum ki ne bodrum , ne çeşme ne antalya nın esamesi bile okunmaz yanında. denizi, sahilleri, herşeyiyle mükemmel bir şehir.
4-) yolu da düzeltildi. artıkdranaz ı tırmanmadan , boyabat kavşağını döndükten sonra yolun durumuna göre 45 dakikada sinop a gidebiliyorsunuz. eskiden bu süre 3 saat kadar sürüyordu.
kısacası, memleketim olmadığı halde özlediğim şehir.
keşfedilmemiş cennet. millet güneylere inip taşlı, çakıllı denizlere girerken rio gibi sahillere sahip olan sakin şehir. insanları da ayrı güzeldir. kimseler bilmesin zaten. iki kez gittim aşığı oldum. beki hala trafik lambası da yoktur.
Türkiye'nin en yalnız şehri. Bu yüzden pek fazla gelismiyor. Ama gelişmesin de zaten. Hep küçük ve sevimli kalsın. En kısa zamanda gidip görmek istiyorum.
yoğun turist girişi nedeniyle bakkalında su, fırınında ekmek dahi bulamadığımız cennet köşesi memleketimiz.* tatilciler rica edeciiiim az ötede güneşlenin amk.
