- Oğlum o ense ne modellik ajansına mı geliyorsun okumaya mı ?
- eşşek kadar adam oldunuz hala top oynuyorsunuz.
- oğlum getir o topu bana.
- sen dik saçlı odama gel hemen vs vs.
dönem arkadaşım kızın, erkek arkadaşı kapıda kızı karşılardı. bir gün kız buna sarıldı. ben eyvah yarın ayvayı yedik dedim. ertesi gün müdür yardımcımız bir güzel döktürdü.
"okulun öğrencisi kızımız kapının önünde elalemin sakallı adamını öpüyor... erkek öğrencilerin umrunda değil". ne yapalım aga adama dalalım mı -ki o erkek ardaş benim de arkadaşım hem de eski sınıf arkadaşımın ağabeyi.
şşişştt susun oğlum, kızım, mustafa!
lakabı ''it'' olan bi arkadaş okulun arka duvarını yıkmıştır (mecaz değil gerçekten yıktı)
sevgili müdürümüz: şimdi oğlum senin yaptığın suça gelince, herkesin içinde açıklamak istemiyorum it yıktığı duvarı bilir.!!
kızım kapat şu düğmeni tahrik olanlar var bahar geldi
(bkz: olmisya) *
okulumuz yeni bir binaya taşınmıştır,bahçe duvarları henüz yapılmamıştır ama bahçe kapısı nasreddin hoca türbesi misali görkemli bir şekilde kondurulmuştur.tabi okuldan kaçmak sıradan bir aktivite olmuştur.
müdür:kaparım kapıyı bir yere gidemezsinizzz...**
bizim müdürün beğenmediği şeylere verdiği tepki:
-hiç şık oldu mu yavrum? hiç uygun oldu mu?
magazin programlarında şık-rüküş bölümünü izler gibi oluyorum yeminle o böyle deyince.
tuzla anadolu lisesi kurucu müdürünün klasik yaran hitap şekli;
istiklal marşı sırasında,
- "şerefsiz evladım", ne sırıtıyorsun. gelirsem yanına yumruklarım
