haberlerde ''44 bıçak darbesi indirerek eşini bıçakladı'' ya da ''arkadaşını 67 yerinden bıçakladı'' gibi şeyler duyarız. hep düşünmüşümdür sinirlenince insan nasıl bi ölüm makinasına dönüşüyo diye. 40 küsür bıçak darbesi birine indirmek...düşününce gerçekten korkunç ama sinirlenince insanın devri dönebiliyor işte öyle. bi çok kimsenin içinde var olan bi şeytanlık ve sadistlik'in dışa vurumu. insanın ne kadar şeytanı ve acımasız olduğunun göstergesi sinir. dikkar ve kontrol altında tutmak gerek sinirimizi. söylüyorum böyle ama ben yapıyormuyum? hayır.
her şeyi yakıp yıkmak istemek bazen
hiçbir şey yapamadan kendini hırpalamak.
bazen kalp kırmak sözcüklerle
can yakmanın hazzını yaşamak soğuk bir gülümseme ile.
ta ki pişmanlık bütün ağırlığıyla yüreğine oturana kadar
istemdışı olan bir şeydir. bazen öyle boyutlarda olur ki gözünüz hiçbir şeyi görmez sinirden, elleriniz falan titremeye başlar. böyle durumlrda ben derin nefes alırım sakinleşebilmek için, aksi takdirde çok kırıcı olabiliyor insan.
derdini anlatamadığın, herşeyin ters gittiği ve kimsenin iyiliğini düşünmediğini düşündüğün zamanlarda eline, koluna, yüreğine diline hakim olamama durumudur.
vücutta bazı bölgelerin, en çok avuç içlerinin terlemesine sebep olan zararlı durum. insanın bilincini kaybetmesine ve taşkın hareketlerde bulunmasına sebep olabilen. günümüzün hastalığı.
trafik, okul ve iş gerginliğinin neden olabildiği.
mesela ben bir keresinde odamdaki yatağı ters çevirip kırmıştım.
sakin, sakin, sakin.