öncelikle;
anatomik değilde ruhsal anlamda sinir, ''herhangi bir durum veya olay karşısında duyulan ruhsal gerginlik'' diye tanımlanır.sinir krizi ise, çok şiddetli bir heyecanın veya bunalımın etkisiyle davranışlarını denetleyemeyen ve buna bağırma,ağlama,gülme gibi tepkilerle ortaya koyan bir kişinin durumudur.genel anlamda sinirli olma durumunu,sinir sistemi hastalığı ile karıştırmamak gerekir.
sinirlilik belirli bir hastalık değildir.genellikle çocuklukta yaşanan kötü şartlardan ileri gelen ve yetişkinlikte de devam eden bir çeşit hırçınlık halidir.her ne kadar toplumda zaman zaman olumlu bir özellikmiş gibi algılanıyor ve insanlara hükmetme aracı olarak görülüyorsa da,hatta kimi yöneticiler bu amaçlarla sinirlenmiş rolünü oynuyorlarsa da,sinirlilik zamanımızda alkolizm gibi toplumsal bir hastalıktır.
insanlar genellikle sinir yerine asap kelimesini kullanır.*.asap arapça a'şap kelimesinden gelmiş olup sinirin çoğulu anlamındadır.bu kelimenin köküne gittiğimizde eski hukukta akrabalık ve kandaşlık anlamında kullanıldığı görülüyor.neyse oralara girmeyelim şimdi biz.
günümüzde asabi kelimesinin öfke ve kızgınlık içinde kontrolünü ve soğukkanlılığını yitirmiş,sinirlerini denetleyenmez duruma gelmiş anlamında kullanılmasının kökeninde bu eski davranış biçimi yatıyor.zaten sinir sistemimizin en güç kavranan özelliği d işte bu duyguların ve kişilik özelliklerinin denetlenememesidir.insan beyninin karmaşık bu üst düzey işlevi,insanın bazen kendi çıkarlarını ya da güvenliğini tehlikeye atarak içgüdülerini ve reflekslerini öne çıkarmasını sağlıyor.
Önceden bir durum karşısında gösterilen ruhsal tepki olarak düşünmeme rağmen artık ben de hastalık olduğunu düşünüyorum.
Kalp çarpıntısı, derin derin nefes alma ihtiyacı, el ayak titremesi aynı anda olunca kesinlikle hastalık olduğu kanaatine vardım.