Duvar yumruklardim eskiden. Minik ve narin ellerim artık buna alet olmasın diye vazgeçtim. Şimdi direk sinir eden kişiyi döverim. Yada bağırır çağırırım. Yoksa hayatta atamam o sınırı. Düz yolda düşecek duruma geliyorum sinirlenince. Baktım hiç biri olmuyor oturur aglarim hüngür hüngür.
Ben genellikle sakin kalıyorum ama sinirlilik halimi bastırmaya çalışırım. Daha sonra dışarı çıkar derin nefes alıp düşünmeneye çalışırım. Keskin sirke kupune zarar. Yakıp yıkmanın kimseye faydası olmaz.
Böyle zamanlarda mümkünse yatağın içine girip küfürler çığlıklar yastık yumruklamalar hızımı alamazsam duvarı da yumruklayabiliyorum, bir şeyler kırabiliyorum mesela kalem ucuz şeyler aynen. Bu ritüeller 10-15 dk mı alır sonrasında manasız bir rahatlama aman be ilk defa başına geliyor sanki üff diye zihnen avunma evresi.. burdan bulunan gazla fiziksel aktivitelere yönleniyorum müzik eşliğinde dans edebiliyorum, baya kendimi yormam gerekiyor sonra bayılıp kalıyorum herhalde ahshs. Uyuyakalıyorum yani.
bazı elektronik aletlerin içini açarım, sonra ne var ne yok bakarım ve tüm elektronik alet parçalarını ateşe atarım. inanın sakinleştiriyor. deneyin, hissedin.
Evdeysem pencereleri açıp temiz hava aldıktan sonra bilgisayarımı açıp sevdiğim filmleri tekrar izliyorum. Yanımda bulabildiğim tüm abur cuburlar oluyor tabii. Sonra uyuyup uyanıyorum bir bakıyorum ki pamuk gibiyim. Dışarıdaysam sadece çikolatayla sakinleşmeye çalışıyorum.
Film izliyorum ya da eğer takip etmekte olduğum bir dizi varsa (japon dizileri birebir), o diziden o gün 637361 bölüm izliyorum. Böylece biraz daha yatışıyor duygularım ve olay-durum üzerine düşünüyorum. Benim için sağlıklı bir yöntem.
Ama eğer aşırı kötü hissediyorsam inanın o anlık pek çözümü yok benim için..
bazı enayiler gibi sigara ya yada alkole sarılmıyorum. bi yere uzanıp başımı yaslıyor ve düşünüyorum, oluru ne olmazı ne diye. bazen de polat alemdar gibi koltuğuma oturup elimi yanağıma getirip kaşlarımı çatıyorum, düşünüyorum.