- hoca "ödevimiz var mıydı çocuklar?" veya "en son nerde kalmıştık?" dediği zaman, ışık hızıyla "evet, bıdı bıdı sayfa" diye cevap vermek. ve ödevini yapmamış arkadaşları tarafından ölesiye nefret edilmek.
- hocanın "bakın arkadaşınız dersini ne güzel yapmış" diyerek sınıfa gösterdiği defterin sahibi olmak.
- hoca ders kitaplarından birini yanında getirmeyi unutmuşsa "buyrun hocam benimkini alın" demek.
- ders boyunca parmağı hep yukarda tutmak. soruyu anlasa da, anlamasa da, cevabı bilse de bilmese de, hep söz hakkı istemek.
-hoca yoklama alırken sınıfa gelmeyenleri numaraları ile birlikte söylemek.
-sınıfın yapmadığı ama kendisinin yaptığı ödevi hatırlatmak.
-tebeşir almak için öğretmenler odasına gitmek.
-hocanın dağıtmak istediği fakat fotokopi çektiremediği kağıtları fotokopi çektirmek.
-hocanın 'soruyu kim yapmak istiyor? ' sorusuna ilk önce cevap vermek.
-hocanın sorduğu 'nerde kalmıştık en son? ' sorusunu cevaplamak.
eğer kafa bir öğrenciyse ve hoca geçen hafta yapılan sınavı okuyorsa o öğrenci hocayı kafalamaya çalışıp ama hocam yok ya yanlış değil deyip sınavı okunan öğrencinin 5-10 puan daha fazla almasını sağlar.
hatta bazen espri ortamı olmadan da gülüp kendilerine yazık ederler...
öğretmen test dağıtmışsa ve unutmuşsa o ödevi, o testin cevap anahtarını istemek.
işte bu olayda da arka sıralardan başlayan bir "ya, of" dalgası bütün sınıfa yayılır ve erkekese tenefüste tartaklanır, kızsa laf sokulur. böylece bünyeler rahatlatılır.