"psikologlara göre çoğu çocukta var; ama sonraları, aptal anne babaları hepsinin saçmalık olduğunu, Anın siyah olmadığını, Bnin kahverengi olmadığını, zırvalamayı bırakmaları gerektiğini söyleyince bu kabiliyetlerini yitiriyorlar"
An itibariyle yaptığım şeyin aslında bir adı olduğunu öğrendiğim hede.
Çatalı kız kaşığı erkek olarak düşünür ne garibim lan derdim. Görüyorum ki tek garip ben değilmişim.
Napak terapi yapak mı?
Evet bize kendinden bahset herhaltibiliyoring. Teşekkürler. Alkışlıyoruz.
Bir arkadaşımın sahip olduğu hastalık (hastalık demek ne kadar doğru tartışılır tabi ). a harfinin rengi yeşilmiş mesela, 7 bir erkekmiş, sesi çok yakışıklı ya da çok güzel ''görünen'' insanlar varmış. Aslında ilginç bir durum. Bende de fazlasıyla merak uyandırıyor denilebilir bu hastalık(!).
bende sıradan insanlar gibiydim; ta ki yeteğinimi keşfedene dek..
şöyleki bu hastalığa* mensup olan kişiler harfleri, rakamları ,sayıları renkli şekilli görürler. benim için 3 pembe bir kızken 8 yeşil bir eniştedir..
bütün kavramları böyle gördüğümü düşünürsek herşey aklımda kalıyor benim.. millet 10 saat çalışıyor birşeyi anlamak için benim 1 saat gani gani yeterli oluyor..
sırf öğrencilikte değil her konuda işe yarayan bi şey bu..
nefret ettiğiniz insanı turuncu görmek, ağladınızda kırmızı mavi olmak , veya nicki minajın sesini duyduğunuz zaman soğuk yoğurt tadı almak insan ilişkilerinde bi adım daha önde yapıyor insanı.. bir insan konuştuğu anda bi renk saçılıyor ondan(benim bu rengi ne gördüğüm ne de görmediğim söylenebilir üstelik öyle filmlerdeki gibi sahte bi birşey değil renk harbi bi varlık gibi) ve ben onu anlayabiliyorum.. kötü elektrik aldığım veyahut anlaşamayacağımı hissettiğim an gri renk alıyorum o kişiden ve arkadaşlık etmiyorum..
okul biter bitmez kendim gibileri bulmak için keşfe çıkacağım.. onlarında bu yeteneklerini bilmeye ihtiyaçları var.. bu şeyin farkında olmak ve bunu kullanabilmek insanda müthiş bir değişim yapıyo..
bazı bilim adamlarının "delilik" diye nitelendirdiği, bazılarınınsa "doğaüstü güç" olarak yorumladığı duyu karmaşası hali. insanların sosyal hayatlarına doğrudan etki gösterdiği gibi, psikolojik olarakta bir çok tramvaya sebep olabiliyor. örneğin kelimeleri renk olarak algılayan bir sineztezik karşısında konuşan insanın kurduğu kelimelerdeki her bir harfi renk olarak gözünde canlandırıyor. varın tramvayı siz düşünün.
görülebilen bir şeyi duyarak algılama ya da dokunulan bir şeyi ses olarak algılama tarzı halisnasyonlar görülebilecek hastalık. ayrıntılara takılma hastalığı bir nevi , ayrıntıların beyinde farklı yansımalarını birleştirme.
bir duyu modalitesindeki duyumu başka duyu modalitesiyle algılama. Mesela renk ve tat. ikisi ayrı. ama bu hastalar kırmızının tadını aldım, sarıyı kokladım gibi halüsinasyonlar görüyorlar. şizofrenide pek olmuyor. daha çok lsd kullananlarda ve madde kullananlarda görülür.
"hareketleri duymak","renklerin köşelerini algılamak"...
aslında bir beynin çeliştli ilintileri farklı şekilde algılama hastalığı olarak anlatılır.aslında büyük bir yetenek olarak algılamak gerekir.ne büyük kafalar yaşanır tahminimce o halde...
tam karşıtı anestezidir.anestezi; hissizlik, duyu kaybı anlamına gelir. sinesteziye ilgiliyseniz eğer adam fawer empati kitabını şiddetle öneriyorum. kafayı yiyeceğinizi hissettiğiniz anda bu kitabı okuyarak rahat bir nefes alabilirsiniz artık. bu da bir sinestezi testi; http://www.synaesthesie.n...ieTest/english/index.html
Sinestezi, bilinçli zihinsel olayların tetiklemesiyle ortaya çıkan bilinçli bir duyusal deneyimdir. Aslında sinestezi bütün insanlarda vardır ama bilincine varan insan sayısı azdır. En çok rastlanan sinestezi, rakamları renklerle eşleştirmektir. Harfleri renklerle benzeştirme de bir sinestezidir. Sinestezi genetik olarak bütün ailede görülebilir. Sinesteziyi tetikleyen, harfler, rakamlar, dokunma, tat, koku, görme, ses, zaman birimi olarak yıl, ay, hafta veya gün olabilir.
Sinestezi yeteneği bir çok ünlü sanatçının yaratıcılığına katkıda bulunmuştur. Ünlü sinestezikler arasında Vladimir Nabokov, Gyorg Ligeti, Franz Liszt, Nicola Tesla, Alexander Scriabin, Johann Von Geothe'yi sayabiliriz.
bir psikolojik problem olarak görerek gittiğim psikologta önemli birşey olmadığını, hatta hayatıma birçok artı katacağını öğrendiğim, genellikle solak olanlarda görülen durumdur. tool grubunun bass gitaristi justin chancellor da da aynı durum sözkonusudur.
duyuların birbirine karıştığı nörolojik bir durum.örneğin,harf ve seslerin renk olarak, bazı kelimelerin ağızda tat olaral algılanması.
bence bu özelliğe sahip insanlar bizden * üstünler. yani, evrim geçirmişsek mesela, onlar bizi sollayıp bir üst aşamaya geçmişler bile. *
adam fawer ın empati isimli kitabında üzerinde durduğu psikolojik durumdur. kimileri bunu bir hastalık olarak görürken kimilerine göreyse bir yetenektir.
kişisel kanaatimse, kişinin sosyal hayatını büyük ölçüde etkilemediği sürece farklı bir birey psikolojisi yarattığından, bir ödüldür belki de. farklı olmak, korkutucu gelir insanlara her zaman. delilik mesela.
sözlük anlamı olarak duyuların birleşmesi demektir. pek çok sanatçı ya da bilim adamının da sinestezik olduğu söylenir.örneğin;baudelaire,rimsky korsakov,feynman...
fizikçi feynman kendi sinestezisi ile ilgili şöyle demiş:"denklemlerdeki rakamları renkli görüyorum ve bunun nedenini bilmiyorum.konuşurken jahke ve emde'nin bessel fonksiyonlarının karmakarışık resimlerini görüyorum;güneş yanığı renkte j'ler,mor-mavi karışımı n'ler ve koyu kahverrengi x'ler havada uçuşuyor.bütün bunların öğrencilere nasıl göründüğünü merak ediyorum."
çok az sayıda insanda görülen henüz bir hastalık olup olmadığına karar verilememiş duyuların karışması olayı.bu özelliğe sahip insanlar yani sinestezikler örneğin a rengini hep kırmızı görürler,fa notası çikolata tadında algılanır veya mavi rengi iğrenç bir kokuyu çağrıştırabilir.bu uç örneklerden ziyade annesini ılık süt tadında,kardeşini kedi şeklinde hayal etmesi özelliklerini duyan insanlar bir anda ''bende de var lan'' şeklinde gaza gelebilir.
ayrıca diğer insanların kendileri gibi olmadıklarını bilmezler herkesin çorbaya köşeli olmadığından tuz attığını veya kemandan gelen sesin kırmızı bir üçgen olduğundan sevildiğini düşünürler.ünlü sanatçı veya bilimadamlarında olduğunu söylenir.gerçekten kıskanılasıdır.
son zamanlarda çıkan sinestezya isimli kitap ile öğrendiğim rahatsızlık. aslında hastalık ya da rahatsızlık demek de ne derece doğru bilemiyorum. her şeyi renklerle, kokularla, sayılarla algılamak çok kötü bir şey olmasa gerek diye düşünüyorum. bu insanların sanatta daha yaratıcı olduklarını okumuştum.