Şöyle bir örnek vereyim. 1985 ile 1995 arasında cep harçlıklarımızla hiçbir ekstra para almadan kadıköy'de izlemediğimiz film bırakmazdık. Ki orta halli bir aile olduğumuzdan hani bağdat caddesi çocuğu da sanmayın.
Gelelim günümüze... Sinemaya gitmek bir servet olmuş durumda. Bugün bir öğrenci harçlıklarıyla anca bir tane filme gidebilirse gider.
Azalmasının bir başka nedeni de artık evde ki konfor ve imkanlar çok yükseldi. Yani yüksek çözünürlükte büyük ekranlı televizyonlar ve bu cihazlar fhd hatta 4k bile oynatıyor. Ee internet sayesinde filmlere de ulaşmak kolaylaştı. Hadi onu geçtim pek çok tv paketinde bir sürü film kanalı var. Bu durumda etkili oluyordur.
benim gitmeyi bırakalı 3 yıl oldu. neden gideyim ki? film arasından sonra da reklam koymaya başladıklarında benim şalterler attı. 20 lira para veriyorum 1 filme üstüne 30 dakika reklam izliyorum. ben hayatımda böyle adam düdükleme görmedim.
Bu sene film mi vardı, yine iyi kazanmışlar aptalca içeriği olan %90'ı küfürden başka bir şey olmayan Türk filmleri çıkıp durdu. Patlamış mısır fiyatlarının uçmasıda tuzu biberi oldu. Kücücük patlamış mısır 5 TL, yiyorsun 5 dkda bitiyor; sinema biletlerinin fiyatları uçmuş alıyorsun bilet film değil reklam izliyorsun birde üzerine filmi izlerken beyinsiz gibi bağıran insanlarla sinema hiç çekilmez oluyor. internete bağlanan Tvlerde oldukça arttı açıyorsun korsan site, mis gibi bitmeyecek kadar patlamış mısırla dertsiz tasasız izliyorsun. Bu varken kim sinemaya gitsin ki.
ülke ciddi şekilde ekonomik kriz yaşıyor, geçinecek parayı zor denkliyoruz ne sineması arkadaş...3 kuruş fazla para bulunca alkole yatırıyorum ben, zira ayık kafayla çekilmiyor bu hayat...
Tiyatro, opera, bale gösterisi gibi, canlı icra edilen perfonmasları izlemek için, sanatın icra edildiği mekâna gitmek mantıklı, gelir bana. Sinema için bir salona gitmek, televizyon yada diğer alternatifler varken, sıkıcı. O yüzdendir diye düşünmekteyim.