vefakar annedir.. kendi alacağı sinemasal zevki feda ederek, çocuğunun iki gram bir şey anlamasını ister filmden.. çocuğun anlasa bile filmden zevk almayacak olması, onun açısından bir şey değiştirmez..
kendim filmleri anlamayacak kadar küçük olduğum sahneleri pek hatırlamıyorum.. muhtemelen 3 yaşında attila dorsay gibiydim ayrıca, ama piposuz.. ama kardeşimle gidilen sinemalarda gözlemleme fırsatı buldum bu durumu.. filmden bir bok anlamadım ama bunu gözlemleyeceğim diye..
- anne n'ooldu?..
+ şimdi kızım asteriks ile diğeri şişman olan gitti ormana romalıları gördül..
- niye ki?..
+ e kızım büyücü kaçırılmıştı ya.. bak şu an da romalıları pataklıyor.. aa o da ne?.. bak çıktı büyücü..
- nerde?..
+ bak bak şurda.. şimdi diyor ki romalılar büyük hata yapmış..
- hee..
haha.. anne değil savaş muhabiri sanki, an be an raporluyor filmi.. b u yine iyi, çizgi film ama..
çocuğuyla matrix'e giden anne biliyorum..
- anne n'oldu şimdi ben anlamadım..
+ şimdi oğlum aslında her şey yalanmış matrix felsefesine göre.. hayat yalanlardan kuruluymuş, aslında hepimiz bir iüzyon içerisinde yaşıyormuşuz..
- ilüzyon ne?..
+ ya dur ne oldu bir yaratıklar girdi gemiye kaçırdım.. neydi onlar sen gördün mü?..
- yaratık mıııı?..
+ hey allahım..
annelik zor zanaat vesselam.. ben yapmamayı plalıyorum..
yakındaki koltuklardan birinde oturuyorsa filmi piç eden annedir. Üstelik çocuğu çok fena bir işe alıştırmış olacaktır; o saatten sonra çocuk her şeyin açıklamasını anneden bekleyecektir. Artık evlilik döneminde nasıl bir simultane yapılır bilinmez. Eğer bir anne Çocuğun anlayamayacağı filme götürüyorsa anne geri zekalıdır, yok çocuk anlayabileceği filmi anlamıyorsa çocukta sorun vardır.