deli gibi asiksindir ama bicare son gorusmenizdir. veda etmeyi kaldiramaz bu kadar ask barindiran ruh, onun icin en konusulamayacak ortam secilir, sadece yanina oturulacak; konusmadan sarilinacak, beyhude akli baska yere yonlendirme cabalariya bogusulacaktir. dayanamazsin kokusuna sonra, icine cekersin son defanin yukledigi eziyetle..
sonra dudaklariniz bulusur kutsal bi merasim, ama daha cok bi cenaze toreni tadinda bu sefer.. onun dudaklarinda hickirirken bulursun kendini. sen agladikca uzaklasir, anlam veremezsin. ve iste sana kalan sadece tuzlu gozyaslaridir film bittiginde..
uzerine sinen kokusunu bi omur boyu muhurlemek icin asla yikamamaya and icersin giydigin t-shirtu. daha sonra ardina bakmadan gideceksindir,
melekler bi dusun gercek olmasina izin vermeyecek kadar bencildir cunku..
etraftan gelen sümük çekme sesinden filmi izleyememektir. ortak bi bilinç oluşup çoğu kişinin ağladığı sezilince artık insan kasmaz ve yardırır, pönküre pönküre ağlar, ama ağlamayanlar da vardır. onlara da biraz yazıktır...
ya bu olay çok kıl bi olay. göz makyajın akar, karanlıkta nasıl sildiğini bilemezsin bir de insan toplum içinde ağlamayı sevmeyen bir yaratıktır fakat nasıl bir ortamsa sinema ortamı, harry potter-ölüm yadigarlarında yanımdaki bayan sümkürerek ağladı yahu. nası bir mantıktır bu bacım. babam ve oğlum mu la bu, ıssız adam mı? kitabını da okumuştum, üzülmeyin hanfendi, heri yaşayacak demek istedim, yapamadım, bıraktım, ağladı.
en duygusal sahnede bir de alttan insanı intihara sürükleyecek türden acıklı bir müzik verilir, istersen ağlama. millet duymasın, rezil olmayayım psikolojisiyle hıçkırarak ağlamamak için büyük çaba gösterilir, eller yelpaze misali yüze doğru sallanır.
1-2 yılda bir çıkan kaliteli türk aşk filmlerinde** dişi insanların yapmakta zorunluluk hissettiği hatta bunun için kendilerini zorladıkları olay.
(bkz: çok havalısın çok dikkatimi çektin tamam.)