eşkiya filminde şener şen'in kurşun yerken, fıratın kenarında ki teyzenin eşkiyaa demesi, v for vendetta filminde v'nin seramoni yönetir gibi şehri patlatması.
cüneyt arkın'ın ayakta öldüğü sahnedir.unutulmamalıdır ki en etkileyici sahneler sadece yeşilçamda vardır.çünkü mantığın bittiği yerde türk sineması başlar.
eşkıya filminde uyuşturucu patronunun adamları uğur yüceli sokak ortasında vurur, daha sonra uğur yücel ve şener şen arasında o meşhur konuşma geçer ancak benim bahsettiğim sahne bundan sonrasıdır. uğur yücel ölür ve şener şen uyuşturucu patronunun mekanını basar. kapıdan ilk girdiği andan itibaren en ufak bir tekleme yoktur önüne geleni dan dan diye vurur, patronun yanına kadar gelir hala herhangi bir yavaşlama ve tereddüt yoktur, adam şener şen e silahı doğrultmuştur ancak elleri titremektedir vuramaz, şener şen adamın kafayı tutar masaya dayar ve "ben sana bir sorun olduğunda benimle hesaplaşacaksın demedim mi?" diye sorar ve tetiği çeker. şener şen kabadayı filminde de kenan imirzalıoğlunun üzerine kurşun yediği halde korkusuzca gider, kendisi gerçekten "delikanlı" bir sanatçımızdır.
-rocky 3'te mickey'nin öldüğü sahne.
-battle for the planet of the apes'in final sahnesinde ağlayan maymun heykeli.
-highlander'da iskoçyalının yüzyıllar önce yaşamış olan eşinin doğumgününde kiliseye gidip mum yakması.
Saving Private Ryan da ilk cıkartma sahnesinda kapakların acılması ve herkesin olmesi.
Yine aynı filmin aynı cıkarma sahnesinde kafasındaki kasktan mermi sektigini goren asker kaskı cıkartıp incelerken ikinci kez kafasından vurulur fakat bu kez bir kask yoktur kafasında.
cesur yürek filminin ilk ingiliz-iskoç savaşındaki iskoçyalıların, komutanlarının sözünü dinleyip son saniyeye kadar bekleyerek ingiliz süvarilerini sırıklara geçirmeleri
Pulp Fiction'da vincent'in bonnie'nin kafasini yanlislikla ucurmasi. Mukemmel bir sahnedir; bir kelepir olay bu kadar mi guzel sahnelenebilir; hele sonrasindaki Samuel Jackson amcamin bizim vincent'e sayip sovmesi yok mu... Filmin o kismi insani gulmekten kirip gecirmeye fazlasiyla yeter; sadece guldurmez, ayni zamanda iyi bir film izliyor olmanin da keyfini yasar ve bizim toplumumuza has bir begeni tarziyla "ulan bu tarantino ibnesi yok mu, cok iyi is cikartiyor osorpu cocugu" derken dahi kendinizi yakalayabilirsiniz. (ben demedim**)
neşeli günler: vecihinin düğünde şarkıcıyı itip mikrofonu elinden kapıp, münir özkuldan "kan ve gül" şarkısı eşliğinde kızını istemesi, helikopterle evlerinı yıkması.
süt kardeşler: gulyabani sahneleri.
dila hanım: kadir inanır ve türkan şorayın filmdeki son sahnesi.
selvi boylum al yazmalım: son sahne.
the ghost: birlikte şu dönen şeyden yapmaları.
the exocist: içine şeytan giren kızımızın merdivenleri testen, örümcek misali inmesi.
Requiem for a dream: ellen burstyn in tv kabusları görüp çıldırdığı sahne ve sonrasındaki bütün sahneleri, jennifer connelly nin "ass to ass" sahnesi... çok kötü olmuştum bu sahneleri izlerken.
chucky nin gelini: chucky nin geliniyle gerdeğe girdiği sahne ahzuahue yarılmıştım.
monica bellucci nin "MALENA" filmindeki taşlanma sahnesi..ve kendisiile beraber olan erkeklerin sadece seyretmesi. erkeklerin ne kadar nankör olduklarını hatırlatır.