komik insanlardır ilk başta. komikliği eleştirmesi. hani eline tüm imkanları versen kayıt için "iiyeeakşınnn" bile diyemeyecek insanlar, bir araya toplanıp önüne gelen filmi istedikleri gibi eleştiriyorlar. tabi ne kadar aciz insanlar olduklarını da fark edememektedirler bu sırada. ağzını bir iki yayarsın, böyle kendine bir de nerd ayaklarına yattın mı süpersin haspam, artık sen de bir sinema eleştirmeni olabilirsin.
ilk olarak klasikleri göklere çıkartacaksın; tüm alandaki klasikler herkülün ellerinden göğe yükseltilecek.
filmlerden cult sınıfına kim tarafından sokulduğu belli olmayan dandik dundik filmleri, ismi pek bilinmeyen saçma çalışmaları eleştireceksin. yönetmenlerden de aynı biçim. misal hayat boyunca alt yazı diye bir saçmalığı savunacaksın. aç karnını doyurmak yerine tüm paranı home studio ya yatıracaksın ve varım yoğum diyeceksin. isim yapmış lobici yönetmenleri son sürat destekleyeceksin, bütün bir film sineklerin bok yemesini önümüze sunsalar buna bile "çok ince yerden yakalamış" denir elbette.
bir de bunu gerçekten yapmaya çalışanlar vardır. karı tavlamak için, şekil yapmak için yahut statü atlayacağını zannederek değil hayat modeli bu olduğu için. bunları hazmedebildiği için olsa gerek.
bakıyorum öyle...
edit: ukte bebeğim. boş bulduğum deliklere yamanıyorum artık.
sinemadan gerçekten anlayanların ve mümkünse eğitimini almış, neyin ne olduğunu iyi bilenlerin uğraşması gereken meşgale. yoksa fotoğrafçılık gibi bu da bir maymunluğa dönüşecek. bilmiş bilmiş şu film var ya üstadım o yönetmen o ışık, o set kurulumu, o en iyi yardımcı oyuncu diye zırıldananları fezaya göndermek istemez mi insan?
sinemayı "komik film"den öte gitmeyen bir şey olarak görenlerin anlaması imkansızdır "sinema eleştirmenliği"ni..
nedir ki yani sinemaya gidersin, güzel bir film gelmiştir, mesela cilgin dersane kampta. güler eğlenir bi iki popo bacak görürsün, sinema izlediğini sanarsın. evet izlediğin şeyin eleştirilecek bir yanı yok, buradan bakıyorsan çok haklısın, sinema eleştirmenliği çok saçma bir olay.
sinemayı bu sananlar elbette "kült film" olgusunu anlamanın uzağına bile yaklaşamazlar, elbette altyazının saçma sapan bir şey olduğunu düşünürler. ama gel gör ki, sinema bu değil.
bir filmi yerden yere vurunca insanlara "aaa hakkaten iyi konuşuyo bu adam harbi iyi bi eleştirmen" dedirten ama esasında hiçbir filmi başından sonuna izlememiş olan ve bunu meslekten sayan kişilik.
şu yazımdan (#12583686) sonra düşündüm de; abi ne traş, ne dravdan, ne kolpa meslektir bu ya. Millet o kadar senaryo yazıyor, sponsor buluyor, aylarca ter döküp film yapıyor; 3. dünya ülkesinden kekonun biri çıkıp "ııığ şu sahne güzel olmamış sanki, keşke bilmem ne tarzında çekselermiş. 10 üzerinden 3 veriyorum!" falan diyor. "S.ktir lan, fakir. Sen kimsin?" demez mi insan? Nah demez. der tabii.
