film sırasında kafanızdan sürekli "ulan bitti bitecek araya kadar biraz yavaş yiyim" benzeri düşüncelerin geçmesine neden olacak hadise. arada duruma göre yenisi alınabilir. alınmazsa sonuç pişmanlıktır.
birde filim başlayana kadar sabrettikten sonra düşürüp yarısından çoğunu çöpe atmanız vardır ki o daha çok koyar adama.
avuç dolusu popcornu, yağmadan mal kaçırırcasına ardı ardına ağıza tıkıp bir değirmen gibi öğütmek şeklinde kendini gösteren hareketler zinciridir. hayır! bir de popcorn paketi istemsiz ağıza doğru yaklaşır. maksat, taşıma mesafesi kısalsın da birim zamanda daha çok mal öğütülebilsin. oyalanmak için değil mi bu nimet? te allaam ya!
film başlayana kadar her gün televizyonda zaten izlenmek durumunda bırakılan reklamları yine karşısında gören insanın sinirin de etkisiyle verdiği normal bir tepkidir.
benim de yaptığımdır. ama o kadar güzel kokuyor ki insan dayanamıyor. hele bi de en en büyük boy ise durum mükemmeldir. örneğin orta boylarda pakete eliniz tam sığmaz. oraya buraya birkaç mısır dökülür. ancak en en büyük boylarda bu sorun yoktur. kıtlıktan çıkmışçasına yiyebilirsiniz. filme de mısır kalır, siz de hıncınızı almış olursunuz. afiyet olsun efenim.
