bunların kalem verince ''uçlu yok muydu?'' diye soran, uçlu kalem verince beğenmeyip ''07 tombo faberi olaan var mı?'' diye sınıf ortasında böğüren türleri de vardır.
derse elini kolunu sallayarak giden üniversite öğrencisinin bu durumdan sınav döneminde de vazgeçememesiyle ortaya çıkan bazen kalemin bulunmamasıyla acı bir şekilde sonuçlanan durumdur.
sınava tam tekmil hzırlıklı gelen arkadaşlarını çileden çıkaran tiptir. adam çikolatasından suyuna kadar, silgisinden iki tane yedek kalemine kadar herşeyini hazırlasın gelsin sen elini kolunu sallayarak gelip kalem iste küfür eder gibi.
sınavla, okulla, dersle alakası olmayan ilgisiz öğrenci olabileceği gibi bazen de bütün gece sınava çalışıp yorgun düştüğü için yanına alacağı herşeyi evde bırakan öğrenci de olabilir.
bide bu arkadaşın kıl, tüy, cimmmmriiii sınıf arkadaşları vardır. ya altı üstü kalem istemiştir öğrenci, sınıf arkadaşıda gaspa uğramış tribine girer boş yere!...
hem ben seni tanıyorum kardeşim, malsın işte sen. her sınava en az üç kalemle gelmiyo musun! sanki deprem olucak kalemlerin ikisi enkaz altında kalıcak. nasıl olsa vericen birini bana, ben ne kalem taşıyayım yanımda?!.. **
bunların bir üst versiyonu öğretmenlerinden kalem ister kaç kalemim gitti saysam saymakla bitmez. sanırım milli eğitim her eğitim yılı başında ki kırtasiye ödeneğini bu nedenle vermekte.
kaleminin çalınmış veya evden sınava geç kalmamak için büyük bir aceleyle çıkmış olması ihtimalleri düşünüldüğünde gayet normal ve insanlık hali durum.
"hocam ben hiç beklemeyeyim. hatta siz bana soruları da göstermeyin ilk yarım saat boşuna oturmayayım, hemen imzamı atayım çıkayım." diyen öğrencidir. taktir edilesidir.
sınavdan vizeden ve haftasonu haftasonu okula başka ne için gidebileceğini bile unutmuş olan kişidir.doğal olarak kalemi bile unutmuştur.
(bkz: insanın kendini bilmesi güzeldir)