beni de beşiktaş takımı'na almasını istiyorum. 1 milyon euro bonservisim var. yıllık da versinler 1 milyon. benden 2 güiza, bir kewell çıkar. kalanlardan da kışlık mont yaparlar.
schildenfeld'e göre messi, sevgilime göre yakışıklıyım. gözlerim de en fazla 1.5 miyop. fazla değil yani.
hadi be hacı alın beni de. nasıl olsa sağa sola dağıtacak para bok sizde.
5-0 çok şeetmez yani ama epey umutlanmıştı, gaza gelmişti ortalığın amına koyacaz gibisinden o kötü oldu. bu yaşta böyle hayal kırıklıkları kalbe zarar aman diyelim.
Ekşi sözlük yazarlarını beyaz tv stüdyolarına çağırmıştır. Eyyyy zall neden bizim adımız geçmiyor hani dünya lideriydin? Neden bizler davet edilmiyoruz?
vaktiyle 8'lik olduğunda "elin oğlu acımıyor" derken bugün hala beşiktaş'ı içeride dışarıda dörtleyen dynamo kyiv'in beşiktaş ayarında bir takım olmadığından dem vurmuştur. neymiş efendim schuster yüzünden ciddi bir rakip olarak bile görülmeyen(!) ukrayna temsilcisi beşiktaş'ı içeride dışarıda bozguna uğratmış. türk sporunun bu kahvehane yorumcuları ne zaman ki futbolun gerçekte ne olduğunu öğrenir, işte o zaman belki avrupa'da bir şeyler yapmaya başlarız; çünkü belli ki muhterem yöneticiler de bu kafada. neymiş efendim, kaliteleri düşükmüş de ondan sürekli kontratak düşünüyormuş. lan senin takımın mı kaliteli peki? senin takımının eti budu nedir ki hala 2 maçta 8 gol yediğin takıma kalitesiz diyebiliyorsun sen arkadaş pişkin pişkin...
tekrarla,
ne zaman ki bu ülke kendisini özellikle de futbolda dev aynasında görmeyi keser ve icraat yapmaya başlar,
o zaman kazanırız.
"kiev çantada keklik, dublin'e gidiyoruz" dersen, adam da sana "manchester city maçı öncesi güzel bir hazırlık maçı olacak" der. hakettin mi? hakettin bence.
not: futbolu günde 16 saat kahvehanede okey oynayan, ağzında diş kalmamış dayılardan daha fazla bildiğini düşünmüyorum. bu adamın türkiye'de herhangi bir futbol kulübünde çaycılık mertebesinden daha yukarılarda çalışması, bu ülke adına skandaldır. nokta.