başkandan teknik direktörden ve taraftardan daha fazla ön plana çıkan menajer.ancak ne iş yaptıgını ne biz anladık ne de kendisi, kene gibi yapıştıgı şu takımdan gitsede kurtulsak.
100. yıl sampiyonlugundan sonraki sezonda yıldırım d. ile birlikte takımı sabote etmiştir. lucescu ile çekişmiş takımın havasını bozmustur. ne idugu görebilence anlasılan bir adamdır. kulubun tek temsilcisi gibi görünmektedir kotu sohretiyle. gordon, hıguain gibi adamları almış şimdi de toramanı göndermeye calısmaktadır. ikinci hatta seric gibi ucuncu sınıf adamları takıma toplamıstır. bir de utanmadan kefilim diyor. sen kimsin ki senin kefaletin kabul edilsin? defolun gidin dusun su kulubun yakasından. siz gidene kadar bu kulube destek olmayacağız. siz gidince göztepe gibi alt liglerde olsak da maddi manevi herseyimizle takım için varolacağız.
sactier 'in yazdığını görünce akla gelen edit: ilhan ı sattırmış, olusan forvet eksiğini o zamanki yöneticiler italyan di napoli ile gidermek istemiş fakat bu türlü takla ile bu adamı aldırmamıs sonra da sucu lucescu nun üzerine atmıstır.gün itibarı ile guizaya ettiği laflar için besiktas ı temsilen fenerden özür dilerim. bu adamı durduramıyoruz. siyah beyaz atkı bile takması sakıncalı bu adam menajerim diye konusuyor susturamıyoruz. fener xabi alonso guiza alırken sen seric i aldın gordon u aldın be. defolup git ve seni görmesin gözümüz.
beşiktaş'ın 100. yılında artık hangi takımla oynadıklarını anımsayamıyorum ''isteseydik 6-7 de yapardık ama rakibimizin onurunu düşündük'' şeklinde açıklama yaparak ne kadar da mütevazı ve gönül adamı (!) olduğunu zihinlere kazıyan adam! koray avcı'ya yapılanların, burak yılmaz'a yapılanların, fahri tatan'a yapılanların baş mimarı! boş konuşmaktan başka bişey yapmayan adam. ''bu takım şu taktikle oynasın ikinci yarıda şampiyon beşiktaş'' demişti bi zamanlar. o takım o taktikle oynadı uefa'ya zor gitti o sene.
son olarak da ''fahri tatan'ın oynayıp oynmayacağı bizim değil konyaspor ile onun problemi'' diyerek karakterini ortaya koyan insan. ah be yiğidim. bu ülkede futbol denen şeyi salaklar yönetmese nerden nasıl ekmek yiceksin acaba çok merak ediyorum! gün gelir devran döner be canım! acele posta ile yoladığın adamların ahını bulursun belki başucunda bigün!
son demeciyle açtığı çığırlara bir yenisini ekleyen futbol profesörü. neymiş efendim, başarının anahatarı beşiktaş taraftarıymış.. hah, tebrikler.. işte siyah beyazlı takımın başarısızlığının tek nedeni ortaya çıktı; taraftar. doğrudur, beşiktaş maçlarını ortalama 5 bin kişiye oynar, taraftarı 90 dakika genelde çekirdek çitler, stattan çıt çıkmaz.. (!)
ya o değil de büyük menecer, şampiyonluk ve başarılar taraftara bağlı olsaydı beşiktaş'ın son 32 sezondur türkiye ligi şampiyonu olması ve müzesinde toplamda 8 şampiyonlar ligi, 5 de uefa kupası bulunması gerekirdi.. bilmem anlatabildin mi ?
verdiği demeçlerle, yoğun bir kamp dönemi geçiren futbolcularını eğlendirmek misyonunu üstlenmiş gönül adamı.ayrıca spor yapmak için kullanmaya çalıştığı bisikleti kırmak gibi eylemleriyle de komedi konusunda charlie chaplin'in izinden gittiğini göstermektedir.
italya'dan defans oyuncusu almayı dünyanın en büyük başarısıymış gibi her roportajda dile getiren, beşiktaş ve türk futbolunun başına gelen en kötü şey..
sinan engin yalvarıyorum sus artık!! nolur konuşma! konuştukça batmıyorsun bile artık.. en diptesin!
ne demek guiza'yı kim tanıyordu! iki kaptanı birbirine düşürdün, sikindirik bi kavgayı bile ayırmaktan acizsin, bi de futbolculara abilik yapmak için orda bulunuyorsun!
nolur sus artık! sen değil misin Schildenfeld'i transfer eden.. adam kör çıktı!! bildiğimiz kör!! yokk artık!! adamın kusurunu tüm hırvatistan biliyomuş.. hiç mi sağlık muayenesi yaptırmadın! hiç mi kimseye sordurmadın!! hiç mi düşünmedin bu kadar genç, bu kadar kaliteli adamı bu parayı niye satıyorlar diye!
sinan engin nolur çek git artık! yorumculuk mu yapacaksın yoksa kendini bağa bostana mı vereceksin ne yapacaksan yap!
hiç bi şey yapamıyorsan fenerbahçe'mle ilgili açıklama yapma!
yalakalık değil amacım -zaten öyle bi niyetim de yok- ama beşiktaş gibi güzide, 100 yılı devirmiş, tarihi başarılara imza atmış bir spor klübünde isminin dahi anılmaması gereken şahıs. hiç mi hiç yakışmıyo beşiktaş'a. sırf laf, sırf lagaluga. başka hiç bi eylemini göremedik. koskoca beşiktaş'ın kaptanlarını dahi bir araya getiremedi; sözüm ona menacer.
zaten okulu bırakıp başvuru yapmayı düşünüyorum. belki beni yanına alır çırak olarak!
beşiktaş'ın başarılı olması için bir an önce kurtulması gereken kişidir sinan engin. takımın menajeri olmakla takımın patronu olmayı fena şekilde karıştırmaya başlamıştır. oyuncuları kafasına göre takımdan uzaklaştırır bundan ertuğrul sağlam'ın bile haberi olmaz(bu kadar olaydam sonra hala takımın başında kalabilmesine bile şaşırıyorum ya ertuğrul'un),kafasına göre çıkar basına açıklamalar yapar,yıldırım demirören'in bile dinlemez hale gelmiştir.
açıkçası beşiktaş'ın başına gelmiş en kötü şeydir kanımca.
beşiktaş'ın bu sene rakiplerine göre yıldız transfer eksiği bulunduğunu belirten spikere ne kewell ne de guiza yıldız transfer değildir diyebilmiş monojer. üstelik delgado ve bobo'nun hali hazırda onlardan daha büyük futbolcu olduğunuda belirtmiştir. yani bizim bu seneki bütçemiz yeterli değil diyebilirsin veya bizim mevcut yıldızlarımız bize yeter ihtiyacımız yok transfere diyebilirsin ancak bunu neden diyorsun sinan abi. yazık abi sana allah yardımcın olsun.
türk futbolunun dibe vurduğu 80'li yıllarda beşiktaş formasını giymiş olan eski sağ açık. trt 1 de "sinan daha iyi ortalar yapıyor bu sezon" tarzında geyikler dönerdi hakkında o zamanlar. televizyon daha bir ciddi olduğu için kimse "ulan ne işi var bu kazmanın beşiktaş'ta" diyemezdi haliyle. ayrıca denizlispor ile inönü'de berabere kalıp şampiyonluğu kaçırdıkları bir maçtan sonra denizlisporlu oyuncuyu kovalamışlığı da vardır saha içinde.
haldun üstünel ve adnan sezgin harry kewell ve fernando meira' yı galatasaray' a, mahmut uslu dani guiza' yı fenerbahçe' ye kazandırıp takımlarının taraftarlarını bu yıldız transferlerle sevindirirken konuşmaktan başka bir şey yapmayan şahıs. keşke kendisi beşiktaş' a yıldız isimler kazandırmak için çaba gösterse de öyle konuşsa. açıklamalarıyla komik olduğunu bilmesi gerekiyor ayrıca.
bir galatasaray'lı olarak sempati duydugum beşiktaş'taki tek itici kişilik. yönetici dediğin biraz usturuplu konuşur. ezeli rakibin 17.4 milyon avroya ispanya gol kralını almış, sen sivok, antony seric, zapatocny gibi ne idüğü belirsiz adamları takımına katmışsın, sonra bık bık...
son donemlerde acayip derece Fatih Terim'i ornek alamaya baslamistir...En ince ayrintida eskiden saatini sol koluna takardi simdi o'da Ftaih Terim gibi sag koluna takmaya baslamistir...ve dikkat edildiginde mimikleri...
