kimi zaman çok iyi giden, kimi zaman sebebi bilinmeyen bir şekilde adamı öğürten ikilidir. önce simit tüketilip ardından ayran fondip yapılırsa çok daha leziz olur. amma velakin boğaza karşı simit-çaya değişilmez asla.
ankaradır efendim ,izmir caddesi dolaylarında yenilir ,sokakta yenileni makbuldur ,ayrıca kaçmayan güvercinlerden tırsa tırsa yerken ilk zamanlar alışık olmadığınızdan simiti bırakıp kaçabilirsiniz ,ancak o güvercinler zararsızdır ,sadece insanlarla fazla yüz göz olmuşlardır o yüzden biraz yavşaktırlar.
haydarpaşa - adapazarı treninin bana hatırlattığıdır. önce simitçi gelir alırsın simidini. akabinde ayrancı damlar vagona. olay tamamdır. işte lezzetlerin en güzeli.
Eskiden Sokaktaki simitçiden aldığımız ve bi bardak ince belli bardak ile yediğimiz ancak şu sıralar her köşe başında neydi adı simit diyarı mı? yok yok simit gezegeni veya simit marsı gibi adlarla cafe'lere dönüşmüş modern simitçilerde yediğimiz-ki ben simidimin yanında çay tercih ederim, ayran içene de saygı duyduğumu belirtmek isterim- güzel ikili. Bir ara hürriyet de çay-simit ikilisini reklamında kullanmıştı. vel hasılı kelam yiyin gari.....
izmir'de iseniz ve yediğiniz şeye gevrek diyorlarsa tat alamıyorsunuz efendim. burdakiler tutsuz bir şey hem de kuru. beceremiyorlar bir türlü. bırakın bu işi...
her gün bıkılmadan yenilesi yiyecek.bir de simit susamıyla yoğurdun birleşince zayıflamaya yardımcı olduğunu ender saraç belirtmişti.işe de yarıyor kesinlikle.bir de domates doğrayın yanına hayat boyu mutlu olun muhteşem üçlüyle.
