ayrılıyor muyuz bunca yıldan bunca beraberce gidilen yoldan sonra bir hiç uğruna hemde .serzenişi beraberinde getiren * bünyedeki şaşkınlık ve hüznü çok güzel ifade eden inanmamışlık yarım cümlesi.
soru, kafa tutma ya da güzel, çok güzel hayallerle bezeyerek bitirilebilecek boynu bükük, belki kararsız, yarım cümle. ah! neler yazılabilir bu cümlenin altına neler. hele gözleriniz dolu doluysa. en güzeli, bu sözlerin ardına, en güzel hayalleri kondurmak galiba.
o korku ve savaş günlerinde oradan dönmeyi hiç istemediğimi ilk kez burada itiraf ediyorum sevgili. oradan döndükten yıllar sonra okuduğum bir şiirde "gençtim almadın canımı/bir gençlik ölümü saklı kaldı bende" demişti bir şair*. gençtim, genç ölmek istiyordum, herkes arkamdan ağlasın istiyordum, herkes kıymetimi bilsin, kimse beni kötü tanımasın istiyordum. olmadı sevgili, genç ölmeyi bile beceremedim. o günlerde okumak zorunda kaldığım adresi yanlış yazılmış bir mektupta, orada hayalini bile kuramadığımız uzak ve güzel şehirlerden birinden gelen bir mektupta sevgilisine sitem eden bir genç kızın şu satırlarına rastladım: " pis kurbağa, neden beni bırakıp o dağlara gittin sanki! seni hiç affetmeyeceğim." o mektubu, sanki bana yazılmış gibi yıllarca sakladım sevgili. çünkü benim, bana o dağbaşı yalnızlıklarımda bir mektup yazacak, bir sitem edecek tanıdığım yoktu sevgili.
şimdi biz seninle, üzerlerine yanlış adresler yazılmış mektuplar gibiyiz sevgili. *
Gözlerinin bende kalan tortusu ve seninle kırık dökük ve aslında korkuyla yaşanmış anlardan biriktirebildiğim üç-beş kırıntıdan yaptığım bir salla zaman denizine açılmak, karşıma çıkan ilk adacıkta, biliyorum ki bu yine benimki gibi kırgın bir yürek olacak, konaklamayı, soluklanmayı düşünmek şimdi sana ve seninle yaşadıklarıma ihanet gibi gelse de bir gün beni de kendini anlayabildiğin kadar anlayacağını biliyor ve bakışlarının o sonsuz merhametine sığınıyorum. Biliyorum ki sen kendine kızdığın kadar kimseye kızamazsın ve herkesi kendinden önce affedersin. şimdi biz seninle dünyanın merhametinden medet uman dilenciler gibiyiz sevgili.
her insanın farklı şekillerde tamamlayabileceği yarım kalmış bir cümledir. bir sesleniştir, uzak bir ülkede yaşayan sevgiliye.
şimdi biz seninle bir ırmağın ikiye ayrılan ve asla birleşemeyeceklerini bilen kolları gibi akıyoruz hayat denen bu karmaşada. kavuşmamız ölümün o büyük denizinde olacak, biliyoruz.