aklımdan geçen olaydır. ineklikle felan alakası yoktur. Lakin silgiyle arasında bağ kuranlar vardır.
Nedeni ise evde çizim yaparken silginin kaybolmasıdır. Sanki ayakları var da benden kaçıyor. Çizim yapılan bölgeyi karantina altına almama rağmen kayboluyor. Ayrıca Kırtasiye sahibiyle kanka olmama nedendir. Dükkana girdiğim anda adam silgi kutusunu önüme indiriyor. Neyse sonradan silgiyi buluyorum. Artık ne denirse enayilik mi, körlük mü?
gereksiz yere ikinci bir silgi almanın aile bütçesinde yeri olmayan ailenin öğrencisidir..
günümüzün avukatları, doktorları, öğretmenleri de olabilir..
ilkokulda annemin devamlı boynuma asmışlığı vardır. üçgen mavi ortası delik bişeydi böyle. amaç silgiyi kaybetmemek. ama o silgiyi bile nasıl kaybedebildiğimi şuan düşünmeye başladım.
silgisini sürekli kaybeden, ailesinden sürekli silgi isteyen öğrencidir. yarın bir gün sevgilisi olunca onu da boynuna asar kaybetmeyeyim diye, yazıktır. analar, babalar yapmayın bunu, bunun yerine silgi almayın bir süre bak nasıl dikkat ediyor kaybetmemeye.
hayatı boyunca hep kendi yanlışları ve hatalarıyla yarışmak zorunda kalıp her seferinde de kaybedeceğini çok erken anlamış tazecik zekanın teselli madalyası olarak silgiyi hemencecik boynuna takması durumudur.
paso silgi kaybedip ekonomisi silgiden ötürü çökünce; rezillik falan kasmadan , gururla ehehe bak benim silgim var formunda silgisini göğsünü gere gere sergileyen insan tipi.